192 syf.
7/10 puan verdi
Şeker Portakalı en sevdiğim ilk 10 kitap içine girebilir. Bu denli sevdiğim bir kitabın yazarının başka kitaplarını da okumak istedim. Bu ikinci kitabı oldu. Benim için maalesef Şeker Portakalı'nın yanına bile yaklaşamaz. Okuduğuma pişman değilim ama bana bir şey kattığını çok düşünmüyorum. Özellikle bu denli deniz temalı kitaplar beni sıkıyor.
Kardeşim Rüzgar Kardeşim Deniz
Kardeşim Rüzgar Kardeşim DenizJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 20212,319 okunma
447 syf.
·
Not rated
·
Liked
GÖKTEN PARA YAĞIYOR.”
Fransız Pierre Rey’in kaleminden dökülen kitabımız Para, baştan uca bir polisiye filmini andırıyor. Okuduğunuz her satır neredeyse gözünüzün önünde, seyre dalıyorsunuz. Yazarımız hakkında kısa bir araştırma yaptığınız bu tarz farklı eserleri olduğunu ve ünlü birkaç tiyatro eseri yazdığını da görebilirsiniz. Yakın tarihimizde yaşamış olan yazarımız
Para
ParaPierre Rey · Hürriyet Yayınları · 197850 okunma
Reklam
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 17 hours
Anlamını çalgı aletleriyle tamamlamış edebî sözler…
Umudu tenine yama yapmış, yüzüne tebessüm, gözlerine ışık diye dikmiş musikişinas bir baba ile oğulun fısıldadığı hüzün dolu besteler… Yazarın “
Rüzgarlı Pazar
Rüzgarlı Pazar
” adlı hikâyesini hayatın penceresi şeklinde benimsemiştim. Bu hikâyede o pencereden mis kokulu ama sert bir rüzgâr esti. Esinti okuyucuyu alıp tellere bıraktı. Teller ise aşkı, ayrılığı, hayal
Tirende Bir Keman
Tirende Bir KemanMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20153,978 okunma
188 syf.
·
Not rated
·
Liked
Zamanın hayatında vardır; altın olmak… Simya ise, zamanla, altına dönüşecek tüm o madenlerin, akıl ve bilinç ile işlenmesidir. Madenin kendisi ise insanın bizatihi kendisi olmakla birlikte hayatın sunduğu tüm anlara açık olmaktır. Bu açıklığın içerisinde insanın kişisel menkıbesi zaman ile iş birliği içerisinde olmasıdır. Bu sebeple, aslında simya bir şeye sıkı sıkıya, korkarak tutunmak değil, acının korkusunun acının kendisinden de acı olduğunun farkına varmak, gelenleri kabul etmek ve zamanın tutsak olduğu saatten firar ettiği gibi gidebileceklerini ve hayatın kanıksanmış olgular, monotonlaşmış hayatlar ile an be an görme yetisini kaybetme eğiliminin olduğunun da kabul edilmesi gerektiğinin ilimidir. Sabretme erdeminin insan ile birlikte olgunlaşmasıdır. Rüzgarların estiği fırtınaların koptuğu bir çöldür de aslında yaşantılarımızın geçtiği bütün hayatlar. Tutsaklığından kurtulan zaman ise hayat denen bu harmoninin bir unsurudur. Onun kendisine has bir dokusu kendisine özgü bir yolu vardır. Hayat, Santiago’nun rüzgar olmayı istemesi gibi zaman olmayı ister. Zaman gibi kendisine has bir form ile uyum halindedir, uyumu yakalamayı da diler. Bunun için zaman misali yeniden doğumunu müjdelemesi, saati, yani bedenini terk etmesi gerekir. Çünkü cennet de bir yanıyla cehenneme dönüşmeye başlayacaktır. Huzurlu zamanlar da zor zamanlar gibi geçip gider. Fakat hazine her zaman her yerde hep yanı başımızda, aklımızda ve fikrimizdedir. Belki farkına varamıyor olabiliriz fakat hayatlarımızın kintsugi sanatçısı simyagerleriyiz her birimiz. “Gerçekte kendi Kişisel Menkıbesini yaşayan kimseye karşı hayat cömerttir.”
Paulo Coelho
Paulo Coelho
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023268 okunma
350 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 15 days
Aeneas destanı Homerostan’tan sonra yaşamış ünlü Romalı şair Virgilius tarafından yazılmıştır.  Toplam 12 kitaptan oluşmaktadır. Bu destan Homeros un İlyada ve Odysseia ile kıyaslandığında maalesef onlar kadar tanınmamıştır.  Aeneas destanını ilk kez okumama rağmen bence mutlaka Homerosun destanları ile beraber okunması gereken aksi halde Truva savaşı ve sonuçları tam olarak anlaşılamayacaktır. Truva Savaşı sona ermiş ve yakılmış Truva şehrinden bir grup insan kaçmayı ve kendilerine yeni bir yurt bulmayı başarmıştır. Liderleri ise Kral Ankhises ile Afrodit'in oğlu Aeneastır.  Truva Savaşının Hektor'dan sonra en büyük kahramandır.Aeneas Truvadan sağ kurtulanlarla beraber Kaz Dağı'nın güneyindeki Antandros (Altınoluk) kentine gelir ve buradan da gemi ile denize açılır. Maceralı bir deniz yolculuğundan sonra rüzgar onları Kartacaya götürür.  Diğer destanlarda olduğu gibi bu destanda da Tanrılar sürekli olarak gündemdedir ve insanların hayatına müdahale eder.  Aeneas ve kader arkadaşları bir süre Kartaca Kraliçesi Dido'nun sarayında misafir olduktan sonra tekrar yola koyulurlar ve Orta İtalya'da karaya çıkarlar. Burada Roma kentini kurarlar.  Aeneasın torunları olan bir kurt tarafından emzirilen ünlü ikizler Romulus ve Remusun Roma İmparatorluğu'nu kurduğu söylenir.
Aeneas
AeneasVergilius · Payel Yayınları · 1996449 okunma
256 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
"Ayrılık ne biliyor musun? Ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık. İpi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini, birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine. Ardında dünyalar ışıyan camlar dururken duvarlara dalıp dalıp gitmesi. Türküsünü söyleyecek kimsesi kalmamak ayrılık. Ödünç sesle konuşan bir kalabalık içinde kendi sesiyle silinmek. Birdenbire büyümesi, gülüşü artık yaprak kıpırdatmayan bir çocuğun. İnsanın yaşlandıkça kendi kuyusuna düşmesi. Bir kadının yatağına uzanan kül bağlamış bir gövde. Saçına rüzgâr, sesine ışık düşürememek kimsenin. Parmaklarını sözüne pınar edememek. Uzaklarda bir adamın üşümesi, bir kadın dağlara daldıkça. Işıklı vitrinlere bakmadan geçmek çarşılardan. Çiçekçilerden uzağa düşmesi insanın yolunun. Evlerle sokaklar arasında bir ayrım kalmaması... Ayrılık o küçük ölüm, usta dokunuşlarla bizi büyük ölüme hazırlayan.” İyi okumalar
İnsanın Acısını İnsan Alır
İnsanın Acısını İnsan AlırŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201810.4k okunma
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.