Vezni: Feilâtün (Fâilâtün) Feilâtün Feilâtün Feilûn (Falün)
Gazel
1 Tûti-i mu’cize-gûyem ne desem lâf değil
Çerh^ile söyleşemem âyinesi sâf değil
"
Mucize gibi sözler söyleyen bir papağanım, dediklerim sıradan lâf/lar değildir. Felekle konuşamam; tenezzül etmem; çünkü onun aynası, kalbi temiz değildir."
2 "Ehl-i dildir deyemem
Bütün geceleri karmaşık geçitler ve düzensiz taş parçalarının arasında geçti. Yollarını defalarca kaybettiler ama hope'un dağlar hakkındaki detaylı bilgisi bir kez daha Yollarını bulmalarını sağladı. Sabah olduğunda yabani ama bir o kadar muazzam bir güzellik önlerinde seyriliydi. ufka bakan büyük karla kaplı tepeler her tarafran etrafını sanıyordu. İki yandaki yamaçlar o kadar dikti ki karaçamlar kafakarinin üzerinde ve uzerlerinde düşmeleri için sadece ani bir rüzgar gerekiyor gibi duruyorlardı. Korku bir yanilmasaydi. Çünkü bu çorak vadi, aynı şekilde döşenmiş olan ağaçlarla ve kayaliklarla sık bir şekilde kaplanmışlardı. Gectiklerinde yorgun atları dörtnala koşturan ve sakin geçitlerdeki yankilamalari uyandıran büyük bir gürültüyle kocaman bir kaya aşağıya doğru savruldu.
Aşk düşüncemi bir rüzgar gibi,
meşe dağında esen bir rüzgar gibi sarstı.
Geldin, iyi ki yaptın, çünkü seni o kadar çok istedim ki,
şehvetle yanan ruhumu serinlettin.
Ve sütten daha beyaz,
nereden? su soğutucusu
ve ince örtü daha yumuşak.
Gülden daha saf
, altın
lirden daha değerli, daha tatlı, daha müzikal.
Senden beri bir süre geçti Seviyordum Atthida'yı
ama o zamanlar küçük ve masum bir kıza benziyordun.
Sen ölümlüleri büyüleyen Afrodit'in çocuğu
, en iyi dileklerimle, sen bir yıldızsın
Peki sütten daha mı beyaz?