Bu kızıl akik taşının
Keskinliğine baktım, tahammül edemedim
Gürültülü bir kaçış söylemi
Tekerleri delik beygir arabalarının
Kavgada kardeşlerin dövüldüğü zeytin dalını
Parlak atmosferler gibi parlayanlar süpürür
Kendini tekrarlayan alevlenir taşta
Palmiye treni yazı taşır avcunda
Büyük kadehlerde karanlık çiçek özsularının karıştırıldığı yerde
Belki hâlâ kırmızı yukarıya yönelerek ortaya çıkar
Artık kokmayan bir pat çiçeği kadehi.