Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki;
"Hayra vesile olan hayrı yapan gibidir."
"Bir milletin ihyası kötülerin imhası ile değil, yeni neslin eğitim ve terbiyesi ile mümkündür." sözünden hareketle, yarınlarımız olan çocuklarımızın eğitimine katkı sağlamak, kitap okumalarına vesile olmak için sizleri sadakayı cariye
Trendeki Yabancılar
PATRICIA HIGHSMITH
Seviye 4
Michael Nation tarafından yeniden anlatıldı
Seri Editörleri: Andy Hopkins ve Jocelyn Potter
Pearson Education Limited
Edinburgh Gate, Harlow,
Essex CM20 2JE, İngiltere
ve dünya çapında Bağlı Şirketler.
ISBN 0 582 41812 7
Trendeki Yabancılar telif hakkı 1950 Patricia Highsmith Bu
uyarlama ilk olarak
Safahat’ın yedi kitabından özenle seçilmiş şiirlerinden oluşan bu kitapta, anlaşılması güç olarak görülen kelimelerin anlamları sayfa altlarına eklenerek Âkif’i ve eserlerin altında yatan manayı anlayabilmede oldukça kolaylık sağlayarak daha anlaşılabilir kılmış… Şiir külliyatı olan ‘Safahat’, Üstad’ın bütün yönlerini görebilmemizi sağlamasında ayrı bir öneme sahip olan hikmetlerle dolu kıymetli bir eser…
“Yoktur elemimden şu sağır kubbede bir iz;
İnler “Safahât”ımdaki hüsran bile sessiz!”
İyi okumalar…
Cumhuriyet Yönetimi'nin ekonomi alanında elindeki tek yol haritası; II. Meşrutiyet'ten kalma, 'Milli İktisat tezi ve uygulamaları idi. Bu tezin esası, kapitülasyonların kaldırılması ile gümrüklerin arkasında, milli bir burjuvazi ve sermaye stoku yaratarak sanayileşmekti. Ancak Milli Mücadele sonrasında ülkedeki iki ayrı grup
" B i r i k m i ş
ö f k e s i n i
u z u n
z a m a n d a n
b e r i
h e r h a n g i
b i r
ş e y e
b o ş a l t m a k
i s t e y e n
b i r
i n s a n d ı m . "
shit-head
This refers to a person. Such a person's head is
not actually stuffed with shit, but it might as
well be. A shit-head is a worthless person, a
mean-spirited person, a person you don't want
to spend any time with.
P a r t i ş e f l e r i n e i ş a r e t . –İnsanları bir şeyden yana olduklarını açıkça ilan etmeye zorlamak mümkünse, iç dünyalarında da ondan yana olduklarını söyleyecek duruma getirilmişlerdir genellikle; bundan böyle tutarlı görülmek isterler.
"Benim a d ı m Tairneanach, marifetli Dubhmadinn soyundan, Murtcuideam ve Fiaclanfuil'in o ğ l u . " Ejderha a y a ğ a k a l k ı n c a a ç ı k l ı ğ ı n e t r a f ı n ı saran a ğ a ç l a r ı n üst d a l l a r ı y l a a y n ı hizaya geldim ve b a c a k l a r ı mı biraz daha s ı k t ı m. Ama alana varana kadar bunu u n u t a c a ğ ı n ı v a r s a y ı y o r u m, o yüzden ben k a ç ı n ı l ma z olarak ismimi h a t ı r l a t ma k zorunda kalana kadar bana Tairn diyebilirsin."
Y o l u n o r t a s ı n ı n d e ğ e r i . – Belki de dehanın üretilişi insanlığın sadece sınırlı bir zaman dilimine özgüdür. Çünkü insanlığın geleceğinden, sadece herhangi bir geçmişin son derece belirli koşullarının ortaya koyabildikleri her şeyi birden bekleyemeyiz: örneğin dinsel duygunun şaşırtıcı etkilerini. Bu duygunun kendi zamanı vardı
“ İ n s a n h e r z a m a n i y i e y l e r. ” –Doğa bize bir fırtına gönderdiğinde ve bizi ıslattığında, onu ahlaksızlıkla suçlamıyoruz: peki zarar veren insanlara neden ahlaksız diyoruz? Çünkü onların keyfi davranan, özgür bir istenci olduğunu, doğada ise bir zorunluluk bulunduğunu kabul ediyoruz. Oysa bu ayrım bir yanılgıdır. Sonra: kasten zarar vermeyi bile her koşulda ahlaksızlık olarak tanımlamıyoruz; örneğin bir sivrisineği, sırf vızıltısı hoşumuza gitmediği için, hiç tereddüt etmeden, kasten öldürüyoruz; kendimizi ve toplumu korumak için bir suçlu kasten cezalandırılıyor ve ona acı çektiriliyor. Birinci örnekte kendini korumak ya da kendi keyfini kaçırmamak için kasıtlı olarak acı çektiren bireydir; ikinci örnekte ise devlettir. Her ahlak, m e ş r u m ü d a f a a durumunda kasten zarar vermeyi kabul eder: Yani kendini koruma söz konusu olduğunda. Ama bu iki görüş açısı, insanların insanlara yaptıkları tüm kötü eylemleri açıklamak için y e t e r l i d i r : insan haz almak, ya da acıyı savuşturmak ister; herhangi bir anlamda daima kendini korumak amacıyla eylemektedir. Sokrates ve Platon haklılar: İnsan ne yaparsa yapsın, her zaman iyidir yaptığı, yani: kendine(iyi) yararlı görüneni yapar, anlağının derecesine, akıllılığının her defasındaki ölçüsüne göre.
There's a stranger in my bed
There's a pounding in my head
Glitter all over the room
Pink flamingos in the pool
I smell like a minibar
DJ's passed out in the yard
Barbies on the barbecue
This a hickey or a bruise?
Pictures of last night ended up online, I'm screwed
Oh, well
It's a blacked out blur, but I'm pretty sure
Küçük bir dikkatsizlik yapsa, insan k esmiş gibi, berbe-re n asıl da k ızarlar! S açlarından bir tel eksilse, t opladıkları s açları bozulsa ve tüm saç telleri buklelere d önüştürülemese, n asıl da öfkeden deliye dönerler! Bu tür insanlardan hangisi s açındansa devletin b ozulmasını tercih etmez? Hangisi ka-f asının s ağlığındansa güzel görünmeyi daha çok dert edin-mez? Hangisi daha dürüst olmaktansa daha süslü o lmayı tercih etmez? B oş vaktini tarak ve ayna a rasında geçiren bu insanlara m eşgul mü dersin?
"Filozoflar, kendi söylediklerini y apmıyorlar." Oysa söylediklerinden daha f azlasını, a hlaklı bir zihinle be-nimsedikleri ş eyleri y apıyorlar, zira sadece sözlerine uygun d avransalardı, onlardan daha mutlusu olabilir miydi? Bu arada, iyi sözler ve iyi d üşüncelerle dolu kalpleri de kötü-lememen gerekir. ı ıı Herhangi bir pratik sonuç d oğurmasa bile, insanlar y ararına olan u ğraşlar övgüye d eğerdir. Dik patikada ilerleyenlerin zirveye v aramamasında ş aşıracak ne var? Aksine, adamsan, b aşarısız olsalar bile büyük i şlere g irişenlere s aygı duy. İ nsanın kendi gücünü d eğil, d oğası n ın gücünü göz önünde tutarak bir i şe g irişmesi, yüce he-deflere u laşmaya ç alışması ve kendisine büyük bir cesaret b ahşedilmiş k işiler t arafından bile b aşarılamayacak büyük i şleri zihnen amaç edinmesi s aygıdeğer bir d avranıştır.
�RUVA SAVAfi'NIN N E DENi Tarihteki Onlü Çatışmanın Açıklanması Truva Savaşı olarak bilinen Akalar (çeşitli Yunan kabilelerinin ordu larına verilen ortak isim) ile Truvalılar arasındaki on yıllık çatışma klasik mitolojideki en ünlü olaydır. Bu, sayısız trajedilere yol açan uzun, kanlı ve yıkıcı bir savaştı. Bu savaş çeşitli savaşçıların