31. Zühd'ün Gerçek Mahiyeti
Ebû'l-Abbas Sehl b. Sa'd es-Sâidi radıyallahu anh dedi ki: Bir adam, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü, bana öyle bir amel göster ki, onu yaptığım takdirde Allah da beni sevsin, insanlar da beni sevsin." Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Dünyada zâhid ol, Allah seni sevecektir; insanların elinde bulunanlar karşısında zâhid ol, insanlar seni sevecektir." (İbn Mace)
Sayfa 96
29. Cennete Götüren Ve Cehennemden Uzaklaştıran Yollar
Muâz b. Cebel radıyallahu anh dedi ki: "Ey Allah'ın Rasulü, bana, beni cennete girdirecek ve beni cehennemden uzaklaştıracak bir ameli bildir." dedim. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Büyük bir şey hakkında soru sordun. Yüce Allah'ın kolaylaştırdığı kimse için şüphesiz ki o çok kolaydır. Allah'a,
Sayfa 92
Reklam
İman, Sa'd-ı Taftazanî'nin tefsirine göre: "Cenab-ı Hakk'ın istediği kulunun kalbine, cüz'-i ihtiyarının sarfından sonra ilka ettiği bir nurdur." denilmiştir. Öyle ise iman, Şems-i Ezelî'den vicdan-ı beşere ihsan edilen bir nur ve bir şuâdır ki, vicdanın içyüzünü tamamıyla ışıklandırır. Ve bu sayede bütün kâinat ile bir ünsiyet, bir emniyet peyda olur. Ve herşeyle kesb-i muarefe eder. Ve insanın kalbinde öyle bir kuvve-i maneviye husule gelir ki, insan o kuvvet ile her musibete, her hâdiseye karşı mukavemet edebilir. Ve öyle bir vüs'at ve genişlik verir ki, insan o vüs'atle geçmiş ve gelecek zamanları yutabilir. Ve keza iman, Şems-i Ezelî'den ihsan edilmiş bir nur olduğu gibi; saadet-i ebediyeden de bir parıltıdır. Ve o parıltı ile, vicdanında bulunan bütün emel ve istidadlarının tohumları, bir şecere-i tûbâ gibi neşv ü nemaya başlar, ebed memleketine doğru hareket eder, gider.
Guliyên xwe bike xemla hêviyen min ku şa bibe dilê min. Dicemidim min bedewiya xwe de veşêre.
"Dinle öyleyse. Uzun zaman önce, sen doğmadan önce, annenle ben evlenmeden önce, kralımız Parlamentosundan bir miktar para istemişti. Ben de o Parlamentoda temsilciydim, çok genç bir temsilci. Ve de kralın istediği paranın verilmemesini sa- vunan bir konuşma yaptım. Kısmen benim o gün söylediğim şeyler yüzünden kral istediği paranın tamamını alamadı." Margaret başını salladı. "Parlamentonun krala verdiği para, halktan vergilerle toplanan paradır. Sen vergi nedir bilmiyorsun, bir gün sana öğretirim. Ama şöyle diyebiliriz, krala para vermek için o paranın halktan alınması gerekir... Biraz şuradan, biraz buradan çok miktarda para toplanır. Yiyecek içeceğe ödenen paranın bir kısmı krala gidebilsin diye yiyeceklerin fiyatı artar. Halk o âna kadar zaten çok fazla vergi vermişti. Kralsa daha da çok vermelerini istiyordu. Ben kralın istediği parayı almasının doğru olmadığını düşün- düm. Halkın daha da fakirleşmesinin doğru olmadığını savundum. Ve de bunu söyledim."
Sayfa 55 - Artemis yayınları, Mart - 2021Kitabı okuyor
Erasmus, Ingilizce olarak bir manastırdan söz etmişti; bu manastırda bir çocuk azizin heykeli vardı. Bu heykelin içi boştu ve beş yaşında bir çocuğun bile kaldırabileceği kadar hafifti. Ama yalnızca günahsızların kaldırabileceğini söylüyorlardı. Kutsal heykeli görmeye pek çok kişi geliyordu, zenginler keşişlere comertçe bağışta bulunup kendileri namına azizlerden ricacı olmalarını istemeden heykeli bir türlü kaldıramıyorlardı. Ancak manastıra bolca para verdikten sonra (artık paralarının ne kadarından ayrılmaya ikna edilebilirlerse) heykeli kaldırabiliyorlardı. Bu bir mucize miydi? Bir bakıma öyle sayılırdı. Gözden uzak bir yerde duran ve heykeli yere sabitleyen bir manivelayı tam zamanında açıveren bir keşişin mucizesi. Bir de içinde İsa'nın kanı olduğu söylenen küçük şişe vardı. Yalnızca yeterince kutsal olanlar kanı görebiliyordu ve kanı görmek, bir kişinin cennete girip giremeyeceğine dair Tanrı'nın işareti ola- rak kabul ediliyordu. Peki, ya kan? Ördek kanıydı, düzenli olarak yenileniyordu. Ya şişe Şişenin bir yanı saydam, bir yanı mattı. Şişenin kanı görebileceği yanını çevirttirmek dindar sa- laklara çok pahalıya patlıyordu. Erasmus, "Bu işler sırf şeytanlık," diyordu. "Şimdilik manastırlara çok kazanç sağlıyorlar ama sonunda çok zarara sebep olacaklar. Buna eminim."
Sayfa 41 - Artemis yayınları, Mart - 2021Kitabı okuyor
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.