İyi geceler sevgili okur ailesi
Sabah ola hayrola!
Ve ne güzel sabah ola hayrola ne güzel
Ne güzel bu da geçer ya hu ne güzel
Doğmayaydın dogmayaydın ne güzel.
Bu yüzden hâlâ unutulmadı, unutulmayacak
Kürsülerden Hakkı söylediği ve savunduğu için birilerinin rahatını bozan Abdülmetin hocayı cezalandırmak için bir köye sürüyorlar.
Gittiği köy de insanlar tam olarak abdest almayı bile bilmiyorlar. Bu halkı bir Fatiha okuyamaz hâle getirdiler.
Sürgün edenler köylünün bu hâlini biliyor tabii çok mutlular.
Abdülmetin hoca bir gün sabah ezanını okuyor bakıyor gelen giden yok. Arka arkaya selalar okunuyor köylü toplanıyor camiye. Hayrola hoca kim öldü diye soruyorlar. Abdülmetin hoca cemaate kimse gelmeyince sizi öldü sandım o selalar sizin içindi diyor.
Aradan zaman geçiyor güzellikle tebliğini yapıyor. Bilmediklerini öğretiyor
Kalplerde öyle bir yer ediyor ki.
Ceza olarak sürüldüğü ve abdesti bile tam almayı bilemeyen köylüye her şeyi öğretip toplanıp onlarla birlikte Hacca gidiyor :)
GÖRÜCÜ
İşten eve geldiğimde oldukça yorgundum. Elbiselerimi değiştirip hemen odama çekilip uzanmak istiyordum.
--Anne! Ben geldim!
Mutfaktaydı. Sesimi duyunca ellerini havluya silerek yanıma geldi. Gülümsüyordu.
--Hoş geldin, aslan oğlum. Hay maşallah. Seni yaradana kurban olurum ben.
Şaşırmıştım. Ama hemen kendimi toparladım. Ne de olsa böyle bir
Hayatta Aklıma Gelmezdi Böyle Yapacağı
Bayram gecesi Hoca nın karısı tatlı pişirmiş. Karı koca, konuşa gülüşe yemişler, birazı da artmış, bunu da sabaha yeriz deyip kalkmışlar. Uykuları gelince de yatmışlar. Yatmışlar amma Hoca yı bir türlü uyku tutmamış.
Nihayet karısını dürtmüş:
“Hanım kalk kalk, aklıma pek önemli bir şey geldi, durma, kalk.”
Karısı telaşla kalkıp:
“Ne var, hayrola” deyince
“Şu artan tatlıyı getir”.
Karısı, tabağı getirince
“Çök yanıma” demiş.
Oturup tabağı bir güzel temizlemişler.
Rahatlamış bir şekilde karısına şöyle der:
“Şimdi yatalım, uyuyalım. Aklımda olacağına midemde olsun.”
