SABAHHATTİN ALİ
Hayır, rızkını vermediğimiz, veremediğimiz müddetçe ne çocuk, ne nüfus isteyemeyiz. Karnını doyuramadığımız, sıhhatini koruyamadığımız, tahsilini temin edemediğimiz her çocuk “Bu memlekete yüz milyon lazım!” Diyenlerin gözüme, onların gaflet uykularından uyandırmak için sokulmuş birer parmaktır. Bize yarının hastanelerini, darülacezelerini, cezaevlerini dolduracak, cahil, mesleksiz, serseri yüz milyonun lüzumu yok! Bize insan gibi yaşamak, hayatın nimetlerinden istifade etmek imkanlarına, hiç olmazsa bu sakat tedbirleri tavsiye edenler kadar sahip yirmi milyon vatandaş, daha faydalıdır.
Sabahhattin Ali sanki canilerin onu mezarsız bırakacaklarını çok önceden sezmiş gibi , evrendeki mekanını belirlemişti çoktan ve “benim meskenim dağlardır” diyerek şiirin yazmıştı.
Sayfa 157Kitabı okudu
Reklam
"Ruhunun pisliğini gören bir kişi başkalarının temiz olacağına inanabilir mi?" ~Sabahhattin Ali
Bekleyen herşey birgün solar ve ölür. Bu bir papatya da olabilir,veyahut bir umut da.. Sabahhattin Ali
Sabahhattin Ali'nin Sinop cazaevinde yazdığı karamsar mektubundan ....
"Niçin ölmemeli Ayşe, niçin hayat dedikderi bu korkulu rüyayı görmekte bu kadar ısrar etmeli... Hayatın bazen çok tatlı olduğunu itiraf ederim. Fakat herkes için değil. Mesela ben hayatının bir bilançosunu yapsam, bütün ömrümdeki zevkli anlar ihtimal bir hafta bile tutmazlar. (....) Benim gibi ölünceye kadar her gününü kendine zehir edecek yaradılışta olanlar ne diye yaşasınlar?"
Sayfa 120Kitabı okudu
Sabahhattin Ali 112 yaşında. Saygıyla
Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı. Çünkü o, benim için bütün insanlığın timsaliydi.
Reklam
Sabahhattin Alinin Kuyucaklı Yusuf romanında dediği gibi ; “İki insanın birbiriyle karşılaşması kadere, tanıştıktan sonra yan yana kalmaları ise onların gayretine bağlıdır.”
Tahayyül(hayalde canlandırma, gözünün önüne getirme)
"Onu bir an evvel kollarımın arasında tutmak... Yahut sadece yüzüne bakmak, uzun uzun ellerini okşamak artık beraber olduğumuzu bilerek karşı karşıya oturmak... Bu artık bir hakikattir, halbuki ben şimdiye kadar bunu tahayyül etmekten bile çekiniyordum. •Sabahhattin Ali, İçimizdeki Şeytan"
“Ondan ayrılmanın bana güç geleceğini biliyordum. Fakat bunun bu kadar korkunç, bu kadar acı olacağını tasavvur edememiştim.” Sabahhattin Ali
bu şey değil mi ya Oğuzcum Atay ve Sabahhattin Ali?
Hiçbir ölüm beni bu kadar etkilemedi. Çünkü, “Güneşte kurudu petek / Bütün bal arıda kaldı.” On yıl, on yılcık daha yaşasaydı, onun ne yapabileceğini, yaptıklarını görürdük.
Reklam
Sabahhattin Ali'nin Ruhumun Dalgaları şiirine çok benzettim..
Bilmem ki hâtıralar, Ne istersiniz benden, Gelir gelmez sonbahar? Bu kanad çırpış neden? Cama vuracak ne var Ey eski hâtıralar Sanmayın güller açar, Bülbül değildir öten; Bu rüzgâr başka rüzgâr. Ne istersiniz benden, Bilmem ki hâtıralar, Gelir gelmez sonbahar?
Sabahhattin Eyuboğlu
"Ne diyebilirim ki sana, varlığın sırları saklı senden, benden; bir düğüm ki ne sen çözebilirsin, ne ben. Bizimki perde arkasında dedikodu; bir indi mi perde, ne sen kalırsın, ne ben."  
Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün bir çok senelerinden daha dolu,daha ehemmiyetli olduğunu fark edinde insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yedi içinde kalırdım. Sabahhattin Ali
SABAHHATTİN ALİ
İçinde hakikaten sevmek kabiliyeti olan bir insan hiçbir zaman bu sevgiyi bir kişiye inhisar ettiremez ve kimseden de böyle yapmasını bekliyemez
Sayfa 113 - Rönesanas yayınlarıKitabı okudu
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.