Dünyayı gönlünden söküp atmanın yolu, zühd, sabr'a devam, korku ve ümid ile bunlara bağlanmaktadır. Tevbe, sabr, zühd, korku, recâ gibi, anlattığımız makamlar, muhabbetin kollarından birini elde edebilmek için bir takım mukaddimelerdir. O da kalbi Allah'ın başkasından temizlemektir. Bunun da başlangıcı Allah'a, âhirete, Cennet ve Cehennem'e inanmaktır. Bu imandan korku ve ümid doğar. Korku ile ümidden tevbe ve sabır doğar. Sonra da mal, mevki, mansıb ve bütün dünya varlıklarından uzaklaşmaya kadar gider. Kalbinde Allah'tan başka olan her şey'i çıkarır atar da artık kalb, tamamen Allah'ı bilmek ve O'nu sevmek için hazırlanmış olur. Demek ki bütün bunlar kalbi temizlemek için mukaddime, kalbi temizlemek ise, muhabbetin dallarından biridir.
Sabr-ı cemîl: Başa gelen belâ ve musîbetten kat'î surette mahlûkâta şekvâ edilmeden yapılan sabırdır. Yoksa Allah kullarına şikâyet edilirse sabr-ı cemîl husûsiyetini kaybeder.
Sayfa 30 - (E kitap)Kitabı okudu
Reklam
" Bana sabr-ı cemil ihsan edecek olan Allah'tır ve bu işin neticesinde bana muhakkak bir hayır kapısı açacaktır."
Sabah, akşam Rablerine, (sırf) Onun cemâlini dileyerek, dûa edenlerle beraber candan sabr (u sebat) et. Dünyâ hayaatının zînetini arzu edib de gözlerini onlardan ayırma. Kalbine bizi anmakdan gaflet verdiğimiz, hevâ ve hevesine uymuş, işinde haddi aşmış kimselere boyun eğme.
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay
"Gönül sabr ile harman olmadan Nasip ile buluşmazmış..."
Sabr edenlere (Ahirette) ecirleri hesapsız verilecektir . Zümer suresi 10
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.