+1
Yalnız kimseden özür dilemem! Hiç kimseden! Saçma!.. Yine de seni biraz sertçe payladıysam bağışla beni , aman, ister bağışla ister bağışlama, umrumda değil. Kimseyi zorla tuttuğum yok; tek başıma da mutluyum.
Sayfa 366
384 syf.
5/10 puan verdi
Kitabın beğenmediğim yerlerini maddeler halinde sıralamaya karar verdim. Çünkü okuduğumda gerçekten çok gözüme çarpan ve okudukça rahatsız eden unsurlar vardı ve bu şekilde daha özet halinde aktarabileceğimi düşündüm. 1)Gerçekçilikten uzak: Kitabın içindeki bazı diyaloglar ve olaylar çok KİTAPtı. Yani gerçekten gerçek hayatta yaşandığında çok
Gölge ve Kan
Gölge ve KanKerri Maniscalco · Ephesus Yayınları · 20191,086 okunma
Reklam
'Her şey daireye varır'
Maddenin 'en küçük' parçacıklarının özellikleri ortaya çıktığında iç dünyadaki bu yıldızların küçüklüğünü yadsımak saçma olduğu gibi iç ve dış kavramları da geçerliliklerini yitiriyorlardı. Atomun dünyası dış bir dünyaydı ve büyük bir olasılıkla üzerinde yaşadığımız yeryüzü, organik bağlamda çok derinlerdeki bir iç dünyaydı. Durum buysa, ki Hans Castorp bu olduğuna inanıyordu, insan tam sonuna geldim derken yeniden başa dönüyordu. Belki de, doğasındaki iç içe dünyaların sonucunda kendi de durmamacasına yineleniyordu.
Sayfa 352 - "O, her an yaratmadadır."
200 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Merhaba; Okunmaktan her zaman büyük bir keyif aldığım
Şermin Yaşar
Şermin Yaşar
’ın son kitabı olan
Söyleme Bilmesinler
Söyleme Bilmesinler
de bir soluk da okudum. Aynı bizi anlatmış. Kendi kafamızda oluşturduğumuz 1. Derecede akrabalarımız ile ilgili varsayımların ne kadar da saçma olduğunu, yargılamadan ve gerçekten konuşarak aramızdaki o buz dağlarının nasıl da bir saniyede eriyebileceğini o kadar güzel anlatmış ki okurken aaa! aynı benim aile diye geçirmedim değil:)))) Ve kitabın bence en can alıcı noktası her ne olursa olsun, sonu neye varırsa varsın aile olarak birbirimize asla yalan söylemememiz. Yalansız bir hayatın insanı yormayacağını iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Karşıdan ne kadar mükemmel görünen insanların içlerinde nasıl sorunlarla baş ettiğini düşünerek bundan sonraki hayatımızı yön vermemiz dileğiyle… Kitapla kalın…
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20233,851 okunma
384 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba :) Kazanırsak kaybederiz serisinin 2.kitabının yorumuyla geldim . Öncelikle kitabı sevdiğimi ve keyifle okuduğumu söylemem gerek .Daha ilk kitabı okumadıysanız sizi ilk kitaba (Kazanırsak Kaybederiz: Çevrim içi ) yönlendiriyor ,daha bu kitabı okumadıysanız da bilmeniz gerekenin kitabın ilk kitabıyla arasında pek bir fark olmadığı ve
Kazanırsak Kaybederiz : Yazıyor...
Kazanırsak Kaybederiz : Yazıyor...Zeynep Sey · Martı Yayınları · 2022631 okunma
Türkçülük düşüncesi, bu fikrin düşmanları veya her şeyle alay etmek alışkanlığında olan prensipsizler tarafından saldırıya uğrarken, yapılan sataşmaların başlıcaları şunlar olmuştur: 1-Bunlardan biri “Türkçülük” kelimesine olan itirazdır. İtirazcılar şöyle demektedirler: “Türkçülük de ne demek oluyor? Bunlar Türk mü satıyorlar? Sütçü, süt alan demek olduğu gibi bunun manası da Türk satan demektir. Böyle saçma bir düşünce olur mu?” Bu itirazın hiçbir ciddi tarafı olmadığı meydandadır. Çünkü kelimelerin sonuna gelen “ci, cı, cü, cu, çi, çı, çü, çu” ekleri, yalnız o nesnenin satıcılığını göstermez; türlü türlü manalara da gelir. En yaygın ve geniş anlamı ise sevgi, taraftarlık, mensupluk belirtmesidir. Nitekim “cumhuriyetçi” ve “kıralcı” kelimeleri cumhuriyeti ve kıralı satan değil, tamamen aksine seven, taraftarlık eden demektir. Bunun gibi “Türkçü” kelimesi de “Türkü seven”, “Türke taraftar olan” anlamına gelir.
Dışarıdan Gelmemiş Olan Tek DüşünceKitabı okuyor
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
eh yani...
Yani aslında kesinlikle okuyun diyebileceğim bir kitap asla değil,hatırladığım kadarıyla 1 sene önce okumuştum ve bir günde bitirdim ama olaylar çok hızlı gelişti yani kitabın tadı asla çıkmadı ve şüpheli çok yer vardı,ani ölümlerin olması ,sonradan yiyecek bulmaları fln saçmaydı. Kısacası kitaptan pek istediğim tadı alamadım,aynı zamanda başrolümüzün son anda ölmesi de biraz saçma olmuştu ,mutlu sonla bitebilirdi bence.Herneyse okuyacak herkes için keyifli okumalar dilerim...
Yere Yakın Yıldızlara Uzak
Yere Yakın Yıldızlara UzakEmine Tavuz · Epsilon Yayınevi · 201911bin okunma
Fantastik Kitaplarda Sevmediğim Şeyler Part 2
1- Karakterlerin gittiği yeri anlamamak. Bunu kelimelere nasıl dökerim bilmiyorum ama şöyle ki karakterler bir yerden bir yere kolayca gidiyorsa benim kafam karışır. Bir de haritası yoksa daha çok karışır. Genelde eski çağ döneminde geçen fantastikler okuduğum için ulaşım zor ve anlaşılması gereken bir şey bence. 2- Sadece beyaz karakterler olması. Bu kimin sinirini bozmaz ki? Dünyada sadece beyazlar olamaz, memleketinize hiç mi mülteci ya da göçmen falan gelmiyor? 3- Her karakterin kusursuz yazılmaya çalışılması. Lütfen bize nefret etmemiz gereken fakat bizim sevdiğimiz karakterler verin. Kimse kusursuz değildir ve herkesin kusursuz olduğu dünya gerçekçi gelmez. Kusurlar insanı insan yapan şeydir. Fantastiklerde insandan ziyade varlık desem daha rahat olur gibi ama neyse. 4- Bu kitaplardan çok okur kitlesinde ama zayıf karakterlerin yerilmesi sinir bozucu. Herkes güçlü olacak ya da kılıç tutmasını bilecek diye bir şey yok. Bir savaş olduğunda eli kılıç tutmuyor diye onu sevmemek çok saçma (Sansa Stark get behind me.) 5- Ana karakterlerin %90'ının ya çok fakir ya da çok zengin olması. Bu çok sinir bozucu. Aile dramı severim ama niye herkes ya çok fakir ya da çok zengin?
Ece

Ece

@ecnre
·
14 Nisan 12:34
Fantastik Kitaplarda Sevmediğim Şeyler Listesi
1- Worldbuilding'in geride kalması. Sırf bu yüzden Romantasy sevmiyorum. Aralarındaki romantizmi okumak istesem fantastik okumazdım diye düşünüyorum. Fantastik kitapta yeni dünyalarla tanışmak aralarındaki romantizmi okumaktan daha güzel. (Bu arada çekim istemediğim anlamına gelmez tabii PDKPEKFPEM Sadece sub-plot olsun yeter) 2- Ciddiyetsizlik. Bir savaş ya da olay varken karakterlerin ciddiyetsiz olması beni sinir ediyor. 3- Kitabın tropelar için yazılması. Trope sevmeyen biriyim, bir kitabın çizgilerle sınırlanması sinir bozucu (en sevmediğim trope who did this to you ve her fantastikte var) Enemies to lovers yazan herkes genelde aynı şeyi yapıyor. "Senden asla nefret etmedim, seni hep sevdim." Yürü git Allah aşkına. Enemies to lovers dediğin birbirini gırtlaklayacak insanların aşık olmasıdır. Bir de booktok birbirinden nefret eden iki insanı görünce şu etiketi yapıştırıyor. Enemies to lovers dedikleri çoğu kitap enemies to lovers değil bile. (örneğin
Kırık Bir Kalp
Kırık Bir Kalp
kesinlikle enemies to lovers değil, evajacks arasındaki ilişki bir trope'a sığmaz.) 4- Açık smut sahneler. Herhangi bir kitahın affedersiniz porno olması hoş değil. Özellikle bir kitabı sırf smut için okuyanları sevmiyorum. Romantik kitaplarda tolere edilebilir ama fantastikte çok gereksiz. 5- Güçlü karakter yazacam diye overpowered yazanlar. Karakterin yenilmesi onun güçsüz olduğu anlamına gelmez. Yenilmesi ise bir açıdan onu gerçekçi ve relatable yapar. Bu kadar aklıma geldi ama daha çok olduğuna eminim. Sizin sevmediğiniz şeyler nedir?
335 syf.
2/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Kitabın ilk 130 sayfası Dante'nin Valentina'dan önceki ve sonraki hayatını hızlı bir şekilde anlatıyordu. İlk eşi Carla ile olan ilişkisine tanık olduk. Kız kardeşi Ines ile tanışma ve onun Pietro ile olan evliliğini öğrenme fırsatı bulduk. Rocco'nun neden Dante'nin Consigliere'i olarak görev yaptığını ve Dante'nin
Bound by the Past
Bound by the PastCora Reilly · Independently Published · 20208 okunma
Büyük bir kin ile...
"Siz özgürlüğü saçma sohbetlerinizde ve şarapta boğmuşsunuz!" dedi Marx.
Reklam
408 syf.
5/10 puan verdi
Kitabı çok sevemedim ama okurken keyif aldım bu yüzden beş yıldız verdim. Kitap yeni yazılmamış bu yüzden bunu göz önünde bulundurarak puan verdim. Brynne ve Ethan karakterlerini gerçekten seviyorum. İki karakter de kusurlu ve kesinlikle mükemmel değiller. Ben kusurlu karakterlere bayılırım özellikle erkek ana karakter için kusurlu erkek
Aç Gözlerini
Aç GözleriniRaine Miller · Yabancı Yayınevi · 2015232 okunma
256 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Otuz Yedi ve S.K. İnceleme: Kitlesinin engellemesinden korktuğum bir potansiyel.
Tür: Yazarın kendisi romanın türüne romantik bilimkurgu draması diyor. Bilerek mi, bilmeden mi söylüyor bunu bilmiyorum ama doğruyu söylüyor. Çünkü metin okunmaktan ziyade izlenmesi için yazılmış gibi. Durum kısaca şöyle: Günümüzde geçiyor. Deniz kendini bildi bileli insanların gözlerinde sayılar görüyor. Bu sayı neredeyse bütün insanlarda
Otuz Yedi
Otuz YediSezin Karameşe · İnkılap Kitabevi Yayınevi · 20211,018 okunma
480 syf.
7/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Spoiler var.
Öncelikle kitaptaki "az" olan bir takım şeylerden bahsetmek isterim. Betimleme çok az. Mekanlari detaylı betimlemiyor bu da gözümde canlandırma açısından yordu beni. Karakterlerin fiziksel özelliklerinin betimlemesi de çok az. Çok güzel, cok yakışıklı sarı saçlı, mavi gözlü bu kadar. Aklimda karakterlere uygun bir yüz oturtamadim. Özellikle Maya'nin yüzünü hayal edemiyorum. Olaylar ile ilgili verilen bilgiler, eğrisi doğrusu cok az. Mantığı oturtamadi kitabin son çeyreğine kadar. Hep bi durum ne ne oluyor ne oldu modunda okuyorsunuz. Kitapta heyecan da cok az. Serinin ilk kitabi cok heyecanlı olmali ki devam etme istegi duyalim. Sayfaları çevirirken daha heyecanlandirmaliydi ama o da az ne yazık ki. Ne fazla kitapta? Doruk Ilgaz. Bu isim cok fazla. Artik gina getirdi diyebilirim. Kizin bu cocuga aski anladik nerdeyse her sayfada okumak zorunda degildik. Evet anladik aşırı asik kara sevda evet tamam ikna olduk. Ama doruk karakterini sevmedik hem de hic. Hic gecmedi okuyucuya o karakter. Karakter isimleri ozel.olarak secilmis bu yuzden sanki yabancı bi yazarın kalemi gibi his veriyor. Secilen isimlerin fonetigi enteresan geldi. İsimlerin anlamlari da oldukça saçma. Her seyi geçtim de Irgat Bey nedir artik ya. Serinin 1. Ve 2. Kitabini almıştım. Ilk kitap beni sarmadı. 2. Kitaba şans vereceğim. Bakalim devam etme isteği uyandıracak mi. Ve dahi kitabin ismi dahi açıklanmadı onu merak etmiştim.
Gecenin Hikayesi - Aylema
Gecenin Hikayesi - AylemaN. G. Kabal · Ephesus Yayınları · 20202,579 okunma
456 syf.
6/10 puan verdi
Gecenin Kanatları – Juliette Cross #okudumbitti 1.Kitap – Ruh Ateşi "Aklımı boşaltabilmemin tek yolu seni tuvale yansıtmaktı. " . Selam, üç kitabı bir araya getirdikleri için yorumlarını da ayrı başlıklarda yazacağım. Fikir hoş ama üretim berbat. Kitapların ilerleyişine kadar güzel düşünülmüş ama yok olmamış. Zaten çeviri berbattı. Bu
Gecenin Kanatları
Gecenin KanatlarıJuliette Cross · Dex Kitap · 201755 okunma
1-Sana bir beden verilecek; Onu begenebilir veya begenmeyebilirsin ama tum ömrün boyunca onunla olacaksın ve ona iyi bakmalısın. 2-Dersler Göreceksin; Dünya tam zamanlı okuldur. Dersleri zor veya saçma bulabilirsin ama ruhunun bunlara ihtiyacı var. 3-Hata yoktur, sadece öğrenmen gerekenler vardır: Deneme yanılma yoluyla türlü deneyimlerden gececeksin. Başarısız olmak da başarılı olmak kadar bu yolculugun bir parçasıdır. 4-Bir ders öğrenilene kadar tekrar eder: Alamadığın dersler değişik şekillerde hep karşına çıkacaktır. 5-Öğrenmek hiç bitmeyecek: Yaşadığın müddetçe dersler hep var, yaşlansan da dersler hiç sona ermez. 6-Buradan daha iyi bir 'orası' yok: Dünyada nereye gidersen git, iç dünyanı da beraberinde götürdüğün için derslerden kaçamazsın. 7-Başkalari sana hep ayna tutacak: Başkaları sevdigin ve sevmedigin herseye ayna olacak, kendini onlara bakarak göreceksin. 8-Bu yaşamdan ne öğreneceğin sana kalmış: Sana gerekli tüm araçlar verilecek; acı ve guzel deneyimlerden ne öğreneceğini sen belirleyeceksin 9-Cevaplar icinde saklı olacak: Kendi içini dinleyip, içindeki bilgelikle bağlantıya geçmen gerekecek. 10-Olur ya da olmaz dedigin herşey dogru olacak: Neyi nasıl düşünürsen o senin gerçekliğini olusturacak. Düşüncelerin hayatını şekillendirecek.