Neden daha önce okumadım? diyeceğiniz, gerçek bir hayat hikayesi olmasıyla yediden yetmişe herkesi etkisi altına alabilecek türden bir kitaptır Sadako. 1945 yılında Hiroşima'ya atılan atom bombası, yüz binlerce insanın ölümüne ve ağır yaralanmasına sebep olmuştur. Bunlardan biri de Sasaki ailesinin küçük kızı Sadako'dur. Atom bombası atıldığında Sadako henüz 2 yaşında olmasına rağmen yıllar geçtikte radyasyonun belirtileri çıkageldi. Ailesiyle birlikte her zamanki gibi kahvaltı yaparken annesi, gökyüzündeki ışığı gören herkes gibi dışarı çıktı. Bombanın atılmasıyla birlikte gözleri kör eden bir ışık, kulakları sağır eden bir ses duyuldu. Birçok insan 4000 derecede aşırı sıcaktan bedenlerinde morluklarla birlikte öldü. Yüz binlere insanın evleri yıkıldı. Yıkılan evler arasında Sadakonunda evi vardı. İşte her şey şimdi başlıyor.
Yaşamayı gerçekten çok seven, ortaokul yıllarının başında olan başarılı küçük Sadako'nun güzel kalbiyle yaşama olan tutumu ve inancı, insanlara karşı düşünceli oluşu, arkadaşlarına okuluna bağlılığı, ailesine düşkünlüğü, cesareti, azmi ve zekasıyla insanı derinden etkiliyor. Birçok zorluğa rağmen umudunu asla yitirmemesi ve istikrarla bin turna kuşu katlarsa iyileşeseğine olan inancı yürekleri burkuyor.
Herkes tarafından sevilen Sadako'nun arkadaşları ve öğretmenlerinin, onun bu yaşadığı zorlukları unutulmaması ve ölümsüz olması için günümüzde hala varlığını sürdüren Çocuk Barış Anıtı (原爆の子の像 Genbaku no Ko no Zō)'nun yapılmasında seferberlik oluşu tüm insanlığa örnek niteliktedir.