papatyalar farklıdır bayım. seviyor sevmiyor diye koparılacak kadar cesaretli ama kopartıldıktan sonra bütün ihtişamını ve güzelliğini kapybedecek kadar narindirler. ve birde papatya seven kadınlar vardır. onlar sizi sevecek kadar cesaretlidirler bayım fakst kırıldıklarında paramparça olup toparlanamayacsk kadar narin. bir kadının sevdiği müziği ve çiçeği iyi bilmelisiniz. sevdiği müzikle duygularını, sevdiği cicekle kendini yansıtır bir kadın...hele bir de o kadın papatya seviyorsa oturun ve düşünün bayım. o kadını nasıl daha fazla sevebilir diye düşünün. çiçeğin fiyatına değil anlamına, müziğin popülerliğini değil melodisine ve sözlerine bakan bir kadın varsa hayatınızda onu incitmek yerine sahiplenin. benden size bir tavsiye bayım, sadece bir papatya bile mutlu edebilir kadınları. siz sadece nasıl ve hangi müzikle armağan edeceğinizi düşünün.
mutluluğum sadece bir papatya ile daha da artabilir aslında
Reklam
Hayatımda ilk kez birisi bana " kendine çok dikkat et " dedi. Anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde, Rastgele yürürken aklına geleyim sızlasın için Zaman sen olmayınca geçmiyor, Sen olunca da yetmiyor... Üşüyorsan söyle, seni bir kat daha seveyim. Bak! papatya mevsimi geldi. Mevsimlerden papatyayı severim. sonra seni. sonra yine seni. ve hep seni... Kim istemez mutlu olmayı ama mutsuzluğa da var mısın? Çık gel bir kez daha çık gel bir kez daha beni bozguna uğrat; ben güzel değil miyim? Neden kuş koymuyorlar yoluma? Ben sana kızsam, kendime küserim. En çok sesini aradım. Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydi... Gözlerini sildi zaman.. Dedim ya… Eylül’dü. Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin. Sonra dalgalar geldi dile sonra bir mavilik aldı her yerimizi; nasıl hatırlıyorsan dünyayı öyle. Kötülüklerin büsbütün egemen olduğu namussuz bir çağ bu biliyorsun hasret kalmışız , yüreği güzel insanlara. Bazen sadece yorgun oluyor insan. Ne küs, ne yalnız, ne de aşık... Ama sen yine de gitme gidersen peşinden gelmem; ama kalırsan bu masalın sonunu birlikte öğreniriz... Meğer ne çok canı yanarmış insanın, baktığı yerde göremeyince görmek istediğini. Birgün aklına gelecek olursam, bana şiir ısmarla. Eylül'ü konuşalım.. |Cemal Süreya - Hayatımda İlk Kez Birisi Bana
hayatımda ilk kez birisi bana " kendine çok dikkat et " dedi. anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde... rastgele, yürürken aklına geleyim sızlasın için... zaman sen olmayınca geçmiyor, sen olunca da yetmiyor...
hayatımda ilk kez birisi bana " kendine çok dikkat et " dedi. anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde... rastgele, yürürken aklına geleyim sızlasın için... zaman sen olmayınca geçmiyor, sen olunca da yetmiyor...
hayatımda ilk kez birisi bana " kendine çok dikkat et " dedi. anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde... rastgele, yürürken aklına geleyim sızlasın için... zaman sen olmayınca geçmiyor, sen olunca da yetmiyor...
Reklam
Aşk Özgürlük Kokmalı
aşka düştüğünü sananlar için bütün çiçekler aynı kokar çünkü aşk bütün çiçeklerin katilidir onun hükmü bir tek yabana geçmez bir de bahçelerin ücralarına halbuki özgür ruhların çiçekleri ya yazıdadır, ya yabanda veyahut da bahçelerin ücralarında gözü yıldızlara ilişmiş kalbi bozkırda atan adamlar büyük kanatlı kuşlar gibidirler ayakları bağlı değilse taşlara bir de gök yüzünün mavisi çivite yakınsa özgürlüğün adı artık aşktır onlara o vakit yabandan papatya ücra bahçelerden leylak kokuları peyda oluverir birden böyle adamların hayatındaki kadınlar onlara sadece dokunmamalı bozkırın yıldız ışıltıları gibi kalbine kalbine dolmalı ve o kadınların elleri papatya yolları ise mutkaka leylak kokmalı
çiçekler gibi insanlar
Böyle farklı açıların olması ne kadar güzel. Hasta bir insana hangi c vitamini olursa olsun tüketmesi gerektiği gibi İslâmiyetteki bilgiler. Mezhepler misali ortada eksik ya da yanlış yok. Kimin hangi yolu tercih etmeye ihtiyacı var ise o patikalar zaten açılmış. Ne hikmetli görüşler var. Tıpkı rengarenk ve çeşit çeşit çiçekler gibi insanlar.
Kalb i Mecruh

Kalb i Mecruh

@Kahveyemeftun
·
25 Mart 03:21
❝ Rahatı Terk Etmesi..
Peygamber (s.a.v)'in vasıfları sayılırken rahatı terk etmesi de O'nun vasıfları arasında yer alır. O'na rahat yoktu. Rabbi, O'na, " Boş kaldın mı hemen ( başka ) işe koyul " ( İnşirah,7), yani yorulduktan sonra bile başka bir işe koyul buyurduğunda Rabbine itaat etmiştir. Bu ayet ile alakalı beş görüş vardır: 1. Farzları bitirdikten sonra geceyi ihya et. Bu Abdullah b. Mesud'un görüşüdür. 2. Namazı bitirdikten sonra duaya başla. Bu Abdullah b. Abbas, Dahhak ve Mukatil'in görüşüdür. 3. Dünya işlerini bitirdikten sonra ahiret işlerine yönel. Bu Mücahid'in görüşüdür. 4. Teşehhüdden sonra dünya ve ahiret için çalış. Bu da Şabi ve Zühri'nin görüşüdür. 5. Bedenin sağlıklı olduğunda ibadette yorulmak için gayret göster.
Seni evim sandım, bir evim yoktu ama sen vardın. Önce çatında ki kiremitler kırılmaya başladı, inat ettim sen kırıldıkça ben düzelttim sonra ellerimle pencere camına koyduğum güzel papatya saksıları vardı, düşünmedin bir anda pencereni de yerle bir ettin. Ben seni evim sanıp düzelttikçe sen bir harabeye dönüştün, ve ben anladım ki konu ne evmiş ne de özenle diktiğim saksılar. Sen hep harabeymişsin sadece ben seni ev olarak görmüşüm..
hayatımda ilk kez birisi bana " kendine çok dikkat et " dedi. anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde... rastgele, yürürken aklına geleyim sızlasın için... zaman sen olmayınca geçmiyor, sen olunca da yetmiyor...
Reklam
Soru cevap Herkese merhaba sevgili okurlar.Bugün soru cevap postuyla geldim. :) Keyifli okumalar.. Soru 1:En çok sevdiğin yayınevi ve en sevdiğin kitabı? Bu zor bir soru.Ama son zamanlarda Ephesus yayınlarını beğeniyorum.Kapak tasarımları,konu zevkleri benimle uğuşuyor.Bence eğer romantik kitap seviyorsanız Ephesus yayınları en başarılısı
Resim