‘Geçmişi anlayarak yarını kurabiliriz’ saptaması düsturunuz olmuştu. Yani geçmiş tapınılası değil, sadece güzel gelecekler için bilinmesi ve kavranılması gereken bir değerdi.
Sayfa 69 - Melih Cevdet Anday’a Mektuplar | I
Bana dedin ki Dağlar ne bilsin ölümü Onlar sadece yaşar.
Reklam
“Ne güzel şiir,dedi kadın. O senin güzelliğin,dedi adam. Sen vardın içimde sadece, Ben içimi döktüm…”
neyse ki sevdim neyse ki incindim çok yıkılmadım sadece yoruldum
Çok gecikmiş bir sevgiyim ben Sadece sevgisizlik değil Sevmek de canımı acıtıyor.
Adı Meryem değil sadece Dorothy Lucy Renklerinden dolayı okulsuz bırakılan Zenciler zenciler iki okka zencefil İntihar süsü verilerek Güneşin linç edildiği bir akşam
Reklam
Bugünkü dünyayı dolduran insanlar yaşamak hakkını mütemadi bir didişmenin sonunda buluyorlar. Her şey gibi, şiir de onların hakkıdır, onların zevkine hitap edecektir. Bu, mevzubahis kitlenin istediklerini eski edebiyatların âletleriyle anlatmıya çalışmak demek de değildir. Mesele bir sınıfın ihtiyaçlarının müdafaasını yapmak olmayıp sadece zevkini aramak, bulmak, sanata onu hâkim kılmaktır.
Sayfa 10 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
" İçinde biriken zehir Sadece kendini öldürecektir; Ölümdür yaşanan tek başına, Aşk iki kişiliktir.
" Sadece ikimize değil Bütün hayata üzgünüm...
Ben; İstanbul'da felsefe okumaya niyet etmiş, Sultanî mezunu, Balkan gönüllüsü İsmail Efendi; bir şiir kitabı yazmaya niyet etmiştim, eşikten öteye geçemedim. Heybemde sadece kırık kafiyeler var.
Reklam
Ali’nin üçgenidir bu çizdiğim Nerde Öklid’in üçgenleri bu nerde Na şunlar üç açısı üçü de yoksul Biri sıfırın altında sekiz derece Birine atan atmış tekmeyi işi yaş Biri sizden bir sigara istiyor Sadece bir sigara ne sandınız
"...... Gidenler sadece kalbini bırakmaz geride, içli de bir öykü bırakır; tanrılardan kotarılmış tatlı birkaç an'ı, bir papatya gülüşünü, birlikte bir şarkı dinlerken aynı duyguların pervane olduğu tılsımlı bir geceyi, şiirlere yüklenen yeni anlamları, çiçek gibi bir devrim umudunu, parmak uçlarındaki dirimi de bırakır... Gidenler, aslında yeni hikâyelere kalplerini sınamaya gidiyordur; illa ki örseleneceklerdir kaldırımlarda bir gül gibi... Gidenler, olası kutlu bir şiir bırakır; her gece aşığın kanıyla yazılacak kıpkırmızı bir şiir..." . EFELYA'dan... m.binboğa
Şiir acı veriyor. Deniz acı veriyor. Güneş keder. Dağ bir ıssızlık çam. Ağaçlar dünya dışı bir zaman. Çiçekler gölgele­nip gidiyor. İnsan büyük mü alçak mı, bilemiyorum. Bayrak var, sadece bayrak. Yoksulluğun sofrasında bayrak, şiddetin özgürlüğünde bayrak, devletin büyüklüğünde bayrak, akan çatıların çaresizliğinde bayrak, hapishanelerin kilitlerinde bayrak, okulların 'bilimsel aklında' bayrak, hastanelerin me­zarlığa açılan kapılarında bayrak... Ey esirgeyen ve bağışlayan zaman, bayraksız bir mezar yeri, senden bütün istediğim...
Önsöz
Haz ve Günah: Bir Tanpınar Yorumu Tanpınar şiir, roman ve hikayelerinin gerisindeki estetik bilincin niteliği ve Tanpınar estetiğinin bir dil sanatı olarak edebiyatta görünüşü hakkındadır. Tarihe, felsefeye, mitolojiye, psikolojiye, Doğu ve Batı edebiyatlarına ilişkin okumalardan gelen Tanpınar kültürü, hem eserlerinin anlam ve kaynak evrenini
Kapı Yayınları - 1. Basım: Mart 2012
Resim