İslâm'ın kelâm geleneğinde Allah'ın kudretini anlatmak için tabiattaki düzene, uyuma dikkat çekilir. Çoğu ayetlerde " gören gözler"," düşünüp ibret alanlar" için tabiatta "apaçık ayetler" olduğu vurgulanır..
Biz değişimin hızını ve mahiyetini anlayamadığımızdan tabiât sürekli ahenk halinde görülüyor.
Reklam
İlim, "İnsan idrakinin eşya dünyasına teslimiyetinin formülasyonudur, eşyaya ait bilgidir."
Bu kadar grifit yapı ve hesaplı ahenk ( ihtimali de olsa ) maddenin içindeki hareketle yahut kendi kendisiyle açıklanamaz. En basit mekanizasyon işlemleri bile aklın varlığını belgelerken, nasıl olurda bu düzen ve ahenk, tasavvur dışı bir iradenin eseri sayılmaz?
Tarihimizde sihir ve büyüye bel bağlanmadığı gibi ilim de mitleştitirilmedi. Çâğımızda, batı insanın genel baskınlığı ile doğan ilim putperestliğinin müşahhas sebebleri vardır. İlk akla gelen teslis inancındaki gizli putperestlik. Hz İsa"nın figür ve heykellerini yapan insan putperestliğe meyilli insanlardır.
Tabiata " hakim olmayı " tasarlayan Batı'lı insan ilme değee veriyor gözükürken, aslında kendini, kendi şahsında insanı ön plana çıkarmaktadır. Hümanizm budur işte: insanın tanrısallaştırılması..
Reklam
Comte " hayatının son devresindeki idealist ve mistik karakteriyle bu metafizik tavrı dinileştirmekten geri kalmamıştır. Madem fert ve insanlık pozitif devreye doğru bir evrim içindedir. Kendisi bir ömrün sonunda, pozitif de olsa bir dine niye geri dönüyor? Bu bile teorisini kendi tavrıyla yalanlamaktadır.
Bu düşünürü böyle bir tarih felsefesine götüren şey kendi toplumunun kendi medeniyetinin dramıdır. Sınıf kavgalarının, din- ilim çatışmasının yoğun olduğu bir toplumun çocuğu idi Comte. "Düzen ve evrim " kavramlarında bir " ahenk " görüşü ve temelsiz bir tarih felsefesine saplanış ancak bununla açıklanabilir.
Durkheim ihtilal sonrası bir Fransız aydınıdır. Allah yerine (hâşâ) toplumu koyuyor. Bir toplum şuurundan yola çıkıyor. " Bir mü'min açısından Allâh neyse fert açısından toplum odur " diyor.
Durkheim bu vasıtasının çocuğudur. Sosyalizmi " bir ıstırap çığlığı " olarak niteleyişi bundandır. Cemil Meriç'in dediği gibi. 'sarsılan düzeni rasyonalizm rayına oturtmaya çalışan bir haham torunu " ister istemez bir hayale sığınacaktı..
71 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.