şu anda ne yaşıyorum ne de uykudayım. bir şeyden ne hoşlanıyorum ne de nefret ediyorum. ben ölüme aşina ve içli dışlı olmuşum. benim tek dostumdur. beni arayıp soran tek şeydir.
Biliyordum ki dünyanın bu büyük tiyatrosunda herkes, ölüm gelip çatana dek bir tür oyun oynar. Ben de bu oyunu önüme almış, oynuyordum. Çünkü en kısa zamanda beni bu meydandan söküp atacağını zannediyordum.
hiç kimse anlayamaz. hiç kimse anlamayacak. her taraftan çıkmaza düşen kimseye "al başını git ve geber" derler. ancak ölüm insani istemediği zaman, ölüm de insana sırt çevirdiği zaman, gelmeyen ve gelmek istemeyen ölüm.