"Saf Pratik Aklın Temel Yasası: Öyle eyle ki, senin istemenin maksimi, hep aynı zamanda genel bir yasamanın da ilkesi olarak da geçerli olabilsin."
arka kapakKitabı okudu
_Az yemek, az uyku, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. İşte doktora ihtiyaç olmaması için yapılması gerekenler bunlardır. _Az ye! Yedikten sonra hazmoluncaya kadar başka bir şey yeme! Zira şifa yemeğin hazmolunmasındadır. İnsanın sağlığını bozan yemek üzerine yemek yemektir. Tıp ilmi ki beyte sığdırılmıştır. Ve söylemenin güzeli de kısa
Reklam
Platon gözüme benimle konuşmaya tenezzül etmeyecek kadar seçkin ve soylu göründüğünden, dönüp Aristoteles'e baktım, nitekim o da hiç vakit kaybetmeden söze girerek diyalektik tarzıyla bana ders vermeye başladı. "Söylesene sevgili Kant/ şu senin iyi niyet diye adlandırdığın şey nedir?" diye sordu. İşte şimdi pratik felsefemin
Sayfa 54 - Kırmızı kedi yayınlarıKitabı okudu
Akıl sahibi bir varlık olarak insan kendini bir düşünce var­lığı olarak, duyular dünyasında değil, anlama yetisi dünyasında bir varlık olarak bulur. Böyle olunca da "Homo noumenun" Kant'ta "saf pratik aklın özerkliği altında olan bir doğadan baş­ka bir şey değildir. Bu özerliğin yasası ise ahlak yasasıdır, bu da duyular üstü bir doğanın saf ve düşünülür bir dünyanın temel yasasıdır" Kant
Diyalektik *
_Spinoza: Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Leonardo da Vinci: Anlamadığın bir şeyi, ne sever ne de nefret edersin. _Marki de Sade: İnsanın anlamadığı ve bilmediği bir şeyden hoşlanmaması kadar doğal bir şey olamaz. _Gazali: Bir şeyi sevecek ya da düşman olacaksan, onu bilmen gerekir. _Freud: Sevmek için anlamaya gerek yok çünkü insan duygusal
Saf prafik aklın temel yasası: Öyle eyle ki, senin istemenin maksimi, hep aynı zamanda genel bir yasanın ilkesi olarak da geçerli olabilsin.
Reklam
_Hissedebileceğiniz en güzel şey, hayatın esrarlı tarafıdır. Sanatın ve bilimin beşiğinde, bu ana duygu vardır. Onu bilmeyen, dünya karşısında şaşkınlık ve hayranlık duymayan kimse, ölü gibidir. _Delilik şüphesiz aptallıktan daha iyidir, delilik var olmuş bir zekânın yok oluşudur. Aptallık ise var olmamış bir zekânın var olmamaya devam
aynı varlıkların duyularüstü doğası, onların bütün deneysel koşullardan bağımsız olan, dolayısıyla saf aklın ö z e r k l i ğ i n e ilişkin olan yasalara uygun varoluşlarıdır. Ve şeylerin varoluşlarını bilgiye bağımlı kılan yasalar pratik olduğundan, duyularüstü doğa, onun bir kavramını oluşturabildiğimiz ölçüde, s a f p r a t i k a k l ı n özerkliği alltında olan bir doğadan başka birşey değildir. Bu özerkliğin yasası ise ahlâk yasasıdır, bu da duyularüstü bir doğanın ve saf düşünülür bir dünyanın temel yasasıdır; bu düşünülür dünyanın izdüşümünün ise, duyular dünyasında, ama bu dünyanın yasalarını bozmadan var olması gerekir.
_Çok defa hem kendimden hem de her şeyden bıkmış bir haldeyim. _Aşık olan körleşir ve evlendikten 8 gün sonra gözleri açılıp gerçekle yüzleşir. _Espri, ince zekalıları ve avanakları ortaya çıkarır. _Dürüstlük, en mükemmel politikadır. _Ahlak bir şahsiyet meselesidir. Kişinin kusurlu olduğunu fark edebilmesi için ahlaklı olması şarttır. _Doğada
Özgürlük Yanılsaması
_Albert Einstein: _İnsanlar özgür olduklarını düşünürler ama bu sadece bir yanılsamadır çünkü evrende her şey kozmik manyetik kuvvetin; iç ve dış nedensellik yasasının etkisi altındadır ve bunun bilincine ermiş insan da özgürlüğün sadece bir yanılsama olduğunu bilir. İnsanın bu yanılgıdan kurtulması en büyük özgürlük; bu çabanın kendisi de bir
Reklam
_Asıl mesele, şimdiye dek kimsenin görmediğini görmek değil fakat daha çok şimdiye dek kimsenin düşünmediği bir şeyi düşünmektir. Dolayısıyla bir filozof olmak, doğa bilimcisi olmaktan çok daha fazla şey talep eder. _Orta çağlar bize tecrübe etmeksizin düşündüğümüzde nereye gideceğimizi gösterdi. Yaşadığımız yüzyıl da düşünmeksizin tecrübe
_Din, tanrıdan gelen ahlaktır. İnsan ise kötü bir varlıktır ve din insana ahlaki buyruklar verir. Fakat doğasındaki kötücül irade karşısında insanın aşkın iradeye yönelmesi, onu kötülük eylemlerinden uzaklaştırmaz ve din yetersiz kalır. İnsan saf özgürlük idesine yönelmedikçe, kesin ahlaki buyrukların sorumluluğunu almadıkça kötülük kendini
_Bizler sırlarla dolu bir evrende bir rüyanın rüyasını görmekteyiz. Gerçekte bildiğimiz hiçbir şey yoktur. Bildiğimizi sandığımız şey sadece olaylardır. O olaylar ki, bilmediğimiz bir objeyle asla bilemeyeceğimiz bir süjenin birbirlerine olan ilgisinden doğmuştur. _Nasıl oluyor da kurguda kategorilerin duyuüstü kullanımına özgü nesnel gerçeklik
_Ahlak Metafiziğinin işi, olanaklı bir saf istemenin yani ahlakın en yüksek ilkesinin araştırılmasından öte bir şey değildir. İnsanın istemesinin eylem ve koşullarını araştırmak değil. Saf ve pratik eleştiri arası geçiştir. _Ahlak metafiziğinin görevi, deneyim ve güdülere dayanmayan, saf aklın düşüncesinde ortaya çıkan idelerin, iradeye
Resim