..Yalan bana suçların en ağırı gibi geliyordu; ve bir yalan söylendiği zaman insanların değil, eşyanın bile buna nasıl tahammül ettiğine şaşıyordum. Yalana her şey isyan etmelidir. Eşya bile..
Hadis: Ruha zevk-u sefa veren şeyleri alınız, keder veren şeyleri de terkediniz.
İzah: İnsan, mesut bir hayata nâil olabilmesi için kalbe, mânevî zevk ve safâ veren dinî, ahlâkî vazifeleri güzelce yapmaya çalışmalıdır. Hayatı kasvetlere, felaketlere giriftâr edecek gayr-i meşrû hareketlerden de son derece kaçınmalıdır. Başka sûretle saâdet-i hayatile tecellî edemez.
Denizde, dalgalar arasında boğulacağını anladıktan sonra hiçbir hareket yapmayarak kendilerini suya salıverenler ve felâketi bir an evvel isteyenler gibi kendimi bırakmıştım. Bir şey ümit etmememin rahatlığından başka barınacak ruhî bir köşem kalmamıştı. Artık hiçbir şey tahmin etmiyor, hiçbir şey beklemiyordum.
“Aşka ait her mesele, yalnız onunla, onun içinde hallolunur. Aşk kendisine dışarıda ne hedef, ne de vasıta arar. Dışarıdan himayeye de ihtiyacı yoktur. Bir sömürge değil, muazzam bir imparatorluktur o.