Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
BAĞLI – EMILY MCINTIRE
Merhabalar
Never After serisinin ilk kitabı ile geldim Ters köşeleri ile mükemmel bir romandı. Ve özellikle sahneler ile taçlandırılmış olduğunu belirtmeliyim. Dark Romence okumayı seviyorsanız ellerinizden bırakamayacağınıza inandığım bu romanı tavsiye ederim
#kitabınkonusu
Wendy, babası Peter Michael’in yıllardır
·
Puan vermedi
#MarioMazzamti
#ŞahMat 430 sy
Bazen, kanıt olan bir şeydir.
Bazen de olması gereken bir şeyin eksikliğidir..
Satranç çok güzel bir oyun; insana analitik, metodik, agresif ve hepsinden önemlisi acımasız olmayı öğretiyor..
___________________
Merhaba arkadaşlar 🪽
Sizlere Mario Mazzanti'den , dedektif Sensi ve suç profili uzmanı
Şah
Aimee Carter’in Piyon, Vezir ve Şah üçlemesinin son kitabı Şah, tüm olayların zirve yaptığı bir kitap oldu. Kahramanımız Kitty Doe, artık maskelendiği Lila Hart olmak zorunda değildir, karaceketlilerin liderlerinden biri, bir Hart ve devrimin sözcüsüdür. İkinci kitapta kanlı başlayan isyan bu kitapta büyük bir yıkımla son bulur. Sahte Daxton isyancıları bastırır ve bombalar ile sığınakları yerle bir eder. Her şeyin bittiğini düşünen Kitty ise kuzenleri Lila ve Greyson ile birlikte Daxton’un esiri olur. Kazanmak için piyonları feda ettikten sonra Kitty için yapılacak tek bir şey kalır veziri gözden çıkarmak... Kitty’nin son hamlesi olayları çok farklı noktaya getirir. Bir yanda özgür bir hayat yasamak için mücadele etmek diğer yanda sevdiklerinin olmadığı bir hayat. Kitty kendi içini ve duygularını keşfeder. Mücadelenin, fedakarlıkların ve sevginin önplanda olduğu bir son tasarlanmıstır. Serinin en iyi kitabının Şah olduğunu düşünüyorum. İkinci ve üçüncü kitaplar macera açısından doyurucuydu. Kütüphanenizde mutlaka olmalıdır diyemem, ortalama bir seri denebilir. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar.
Bana okuma alışkanlığı kazandıran Piyon serisinin son kitabı olduğu için bende yeri oldukça ayrı olan bir kitap. İyi bir distopya mantıklı, akla yatan karakterler ve son olarak ilgi çekici bir final bir kurgudan daha ne isteyebilirimki
Merhaba arkadaşlar! Bügün size #kuklarizm adlı bir eser ile geldim.
İnsanları sınıflandırmaktan ziyade hayatı sınıflandırmayı denediniz mi hiç? Yada tanımlama yaparken belirli kalıplara soktunuz mu? Değişen algılar ve duygu durumları yani biz insanlar iken neden hayatın değiştiğini savunuruz ki?
Kitabın asıl amacının insanoğlunu sorgulatmak
Vezir
Piyon - Vezir - Şah üçlemesin de sıra ikinci kitapta.
Birinci kitap ile devleti, yönetim tarzını, ülkenin şartlarını ve karakterleri tanışmıştık. Hart ailesi olarak bilinen ve ülkeyi yönetenler Kitty'i bulup çözmekleri gereken bir sorunu Kitty'i piyon yaparak çözmüşlerdi. Ama unuttukları bir şey vardı. Piyonlar asla küçük
İbrahim Çağrı Sağlık/ Işığın Peşinde - Karahan’ın Yolu
Bazı tarihi gerçeklerin mitoloji ve kurgu ile bütünleşmiş hali #IşığınPeşinde. Akıcılığı ve gizemi son sayfalara kadar hakimiyetini koruyor. Serinin ilk kitabı olmasına rağmen olayların anlatımı ve karakter analizleri çok başarılıydı bence. Abartılmadan her şey dozunda ifade edilmiş ve merakı
Birbirlerini daha önce hiç görmemiş ,tanımamış, üç kadının hayat hikayeleri...Üç birbirinden farklı hayat, üç ayrı kıta... Ancak hepsinin istediği ortak bir şey var; o da ataerkil toplum baskısı altında yaşadıkları dünyamızda kendi özgürlüklerini kazanabilmek.
Sanırım bizler bazen yaşadığımız bu dünyanın büyüklüğünü algılayamıyoruz. Hepimizin kendi yaşam hikayeleri var. Her sabah aynı umutla farklı şeyleri başarmak için güne uyanıyoruz her birimiz. Konu kendi özgürlüğümüz olunca inatçı lakin başkalarının da özgürlüğünün kısıtlanabileceğini, her kadının aynı duruma düşebileceği bilmekten ve elimizden geleni yapmaktan aciziz.
Özümüzü unutuyoruz bazen. Kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi...
Sevgili okurlarım hayat bir satranç oyunu gibidir. Birbirinden farklı görevleri olan benzersiz taşlar, aynı biz insanlar gibi... Ama unutmayın oyunun sonunda şah da piyon da aynı kutuya konur. O yüzden birbirimizin farkına varalım. Özellikle bu günlerde kol kola girmek ne kadar da önemli. Benim ne yardımım dokunacak demeyin aciz kalmayın. Etrafınızda olanların farkına varın ve bir noktada siz de ipin ucundan tutun. İşte bu farkındalık için Saç Örgüsü' nü okumanızı öneririm. Siz de romandaki kadınlar gibi ne olursa olsun sessiz kalmamayı öğrenin.
Sanırım roman, bana bu duyguları çok iyi şekilde yansıtabilmesi sebebiyle uzun zamandır okuduğum en başarılı modern romanlardan biriydi.
Bu kitabı ilk önce umudunu yitirmiş genç kızlara daha sonra bütün insanlara öneririm.
Gece Yarısı Kütüphanesi
Pişmanlıklarla dolu bir hayatımız var. Hepimizin, değiştirmek istediği acaba bunu yapmasaydım nasıl bir hayatım olurdu diye merak ettiği farklı yaşamlar da var. Başka bir evrende şu an dünyayı geziyor olabilirdim. Ama burada inceleme yazıyorum. Peki en iyi hayat hangisi? Gerçekten senin sen olmasını sağlayan şu an olduğun kişiyse, başka hayat aynı şekilde çekilir mi? Başkasının hayatı olmaz mı? Zamanımız hala varken, hala kendi evrenimizde yaşıyorsak bilinmez geleceği en iyi şekilde doldurmak gerek. Sevdiklerimizle, huzurla, mutlulukla, bazen pişmanlıklarla, bazen hüzünle... Bazen hayatta hiç bir şeyimiz kalmamış olabilir, tutunacak bir dalımız yok zannedebiliriz. Ölmenin daha çekici olduğunu düşünebiliriz. Fakat oyun bitmez. Bir piyon ve bir şah hala tahtanın üstünde savaşıyorsa, karşında sürüce taş varsa bile oyunda kimin kazanacağını bilemezsin. Hayat sizin, evren sizin, kaldığınız yerden devam edin.
Zugzwang. Yapacağı her hamlenin oyunu daha kötü bir hale soktuğu surumlara verilen addır Zugzwang. Oyuncu, bu durumda iken, pas geçme hakkının olmasını diler ama satranç, bu hakkı tanımaz hiçbir oyuncuya. Zugzwang, Peter Handke'nin Kalecinin Penaltı Anındaki Endişe adlı kitabındaki duruma benzer biraz da. Kaleci, penaltı atacak oyuncunun topu
282 syf.
10/10 puan verdi
"Hayatı anlamak zorunda değilsin. Yaşaman yeterli."
-"Satrançta kazanmak istiyorsan, bir şeyi anlaman lazım," dedi, Nora'nın tek derdi buymuş gibi." Anlaman gereken şu: Oyun bitene kadar hiçbir şey bitmiş değildir. Elinde tek bir piyon kalmış olsa bitmez. Bir tarafta tek bir piyon ve şah varken, karşı tarafın bütün taşları duruyor olsa da, oyun devam eder. Sen bir piyon olsan da *ki belki hepimiz öyleyiz* piyonun en sihirli taş olduğunu asla unutmamalısın. Çünkü hiçbir piyon piyondan ibaret değildir. Bütün piyonlar kozadan çıkmayı bekleyen birer vezirdir. Senin tek yapman gereken, ilerlemeye devam etmenin bir yolunu bulmaktır.”
Okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Bana hayata bir çok açıdan bakmak gerektiğini, sonsuz olasılıkların olabileceğini gösterdi ve öğretti. Hayatımda bir şeylere başlamayı, ertelemeyi ya da yapmamayı düşünürken ilerleyen adımlarda bu kararların nasıl büyük değişikliklere yol açabileceğini görmemi sağladı.
Güncel sorunlarımız yer aldığı ve gelecekte olası ortaya çıkabilecek, yine kendimizi ve insanlığımızı sonuna kadar sorgulamamız gereken bir çözümü konu alıyor. Hiç bir şeyi sorgulamadan, araştırmadan, akıl ve mantık süzgecinden geçirmeden kabul etmememiz gerektiğini de hatırlatır nitelikteydi. Kitap sonunda gerçekten de insanlığımızı kaybetmekten ne zaman vazgeçeceğimizi düşündürdü bana. Temelde bencil insanların yer almayacağı, sonuna kadar adaletli bir dünya düşünmekte ayrı bir ütopya olurdu sanırım.
Serinin 3 kitabını da 2 günde tamamladım. Ağır kitaplara ara verip, soluklanmakta epey faydalı oldu. Dili akıcı ve sürükleyici. Konu ile piyon, vezir ve şah pek bağlantı kuramamış bence. O kısım biraz havada kaldı. Konunun temel olarak çıkış noktası sağlam ve dikkat çekici. Daha çok altı doldurulabilirdi diye düşünüyorum. Ana düşüncesinin sağlam olmasına rağmen basit bir seri olmuş.
Piyon, Vezir, Şah üçlemesinin en iyi kitabı ve son kitabı olan Şah;
Kitty ve Knox'un, kendini Daxton Hart diye tanıtan ama aslında maskelenmiş olan Victor Mercer olduğunu kanıtlayabilmeleri için ellerinde tek bir şans kalmıştır. O da Kitty'nin kendisi hakkında belge ararken şans eseri bulduğu Victor Mercer hakkında ki belgedir. Knox ve Kitty belgeyi alabilmek için şehre gelirler. Fakat bir aksilik çıkar ve Knox sağ salim başkayere dönebilmişken, Kitty şehirde kalır, Daxton'un yani Victor'un esiri olarak.
Kitty, kitabın büyük bir bölümünü Greyson ve Lila'nın yanında, Benjamin ve Knox'dan uzak olarak geçiriyor. Greyon ve Lila ile birlikte Victor'u öldürüp yeni başbakanı Greyson yapabilmek için ellerinde iyi bir plan vardır. Tabi bu planı gerçekleştirirken bir çok zorlukla karşılaşırlar.