Tesbihatında, nefsini terbiye, zühd gayretinde olanlarla bir derdimiz yok. Biz de bunları yapma çabasındayız.
Ama adını koyalım ki Tasavvuf İslam'dan ayrı bir dindir, denildiğinde coşanlar, dinlerinden habersiz olanlardır. Tüm Tasavvuf literatürü bunu, İslam'a benzetilmeye çalışılan bu dini anlatır.
Vahyin (İslam vahyi, kendi
*****
(Vücûduke zenbun lâ yukâsu bihî zenbun). Allah var ama ben de varım, demek tasavvuf akaidine göre şirktir. Yalnız Allah var, diyenler muvahhidlerdir. Muvahhid, birlemiş olana denilir.
*****
"Mucize bir evin yaşlı kedisidir." Diyor Barış Bıçakçı Sinek Isırıklarının Müellifi kitabında. Hayır. Mucize bir evin doğum yapmış kedisidir. Çiçek açmış kaktüsüdür, kışa hazırlanırken bir şehir. Mucize yağmurdan sonra çıkan kanatlı karıncadır. Ki bu çocukluğumun en fantastik varlığıydı. 20li yaşlarımda görmeseydim ilk defa
Cemal Süreya
Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.
Şems-i Tebrizi
Düzenim bozulur,
Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Feridun Andaç, edebiyatımıza, inceleme, araştırma, deneme, anlatı, öykü, biyografi, söyleşi ve derleme alanlarında eserler kazandırmış, kıymetli bir isim. Son olarak okumuş olduğum bu kitabını, yazardan daha önce okuduğum kitapları ile birleştirince, ortaya nefis bir harmoni çıktı. Belki doğru bir yaklaşım, doğru bir tavır değil lakin ben Andaç
Kitap hakkında bir şeyler karalamak yerine kitabın bana düşündürdükleri üzerine durmak istiyorum. Zaten öbür incelemelerde kitap içeriğine yeterince değinilmiş.
Başlayalım o halde!
Kafamı kurcalayan şeyler var...
Neden aşk uğruna ölüm böylesine kutsanır ve aşk neden anlamsız hayatımıza bir anlam kırıntısı katıyormuşçasına böylesine coşkuyla
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."