Bu neslin aşk anlayışı çok sahte ruhuna dokunmadan bedenine dokunma peşinde...
Senin o eski güzelliğin de kalmayacak
Güzelsin hâlâ, diyenler olacak
Yüzlerinde sahte maskeleriyle
Araştırmalara göre insanlığın ezici çoğunluğu insanlara karşı içlerinden geldiği gibi doğal ve halim selim olmak yerine,
Aslında hiçte öz yaradılış fıtratlarında olmayan şekilde, gülüşlerinde konuşmalarında hareketlerinde iğreti derecede rol kesiyor ve tiyatro oynuyorlarmış..
Ben yazarken irite oldum, sizde o duyguyu aldınız değil mi?
Çocukları düşünün mesela, onlar rol kesemiyor.
Eğer ikisini kıyaslarsanız, meğer ünlü tiyatrocu Afife Jale'nin dahi insanların eline su dökemeyeceğini anlamış olursunuz...
Sahte hayat insanları işte..
Onların içinde olacağıma, gider dağların arkasında vadiye iner kamp çadırı mı kurar, ırmak kenarında çayımla beraber tabiatın huzurunu yudumlarım daha iyi..
Göklerin merhamet dolu olduğuna inanıyorum... Bizse nefsimizin beton çatısını tepemize dikmiş, yaşamayı öldürüyoruz! merhamet... Alem bu temel üzerinde!
Eğer toprağa, tohuma, hatta kire, lekeye merhamet olmasaydı, su olur muydu? Rengi merhamet, sesi merhamet, pırıltılı şırıltılı su...
Ne duruyorsunuz! Sökün sahte su borularını! Ev ev merhamet şebekesi kurun! tepelerinizdeki çatıları da yıkın! Göklerle temasa geçin! O zaman göreceksiniz ki; acı su borularından, kendi kendine tatlı su akacak... Ve başlar üstünde, güneşe yol veren kubbeler yükselecek...
Reis Bey