Doğmanın sonu yoktur ve sanık değilimdir Günün acılarını geçiyorum işte kendime iyilikler söyleyerek
Tane tane yenilgiler bırakarak arkamda
Birinde bir Eyüp'lük olan, birinde bir Salih'lik bulunan Firdevsler bırakıyorum ben
Yahyalar bırakıyorum, Sahyonlar bırakıyorum, bilmiyorum
Ve olması gereken bir şey oluyorum bu yüzden
Direnen, başeğen, tekrar direnen
Biz, yani dökümcü Niko
Ölümsüzlüğümü tanımlıyorum sizlere
Dünyanın sonsuz ve değişken bütünlüğünden.
Nelerin sonradan olmadığı, nelerin unutulduğu
Bir soru.
Akşamları her yerde, sabahları her yerde
Kaldırıp yüzümüzü ve dalıp gitmişçesine öyle
Bir şeyin bir şey için durmadan konuşulduğu
Sadece konuşulduğu avuntunun diliyle
Bir soru.
Unutulmuş bir acıyım ben, suçu pek kesinleşmemiş
Bir sanığım bu yüzden . Ve bilmem neden
Sırası gelmemiş bir sanığım -o kadar bekledim ki beni dinler misiniz..