Ey geceyi ve kahverengi bir düzeni taşıyan ellerim! Yüzümün uğultusuyla şaşırtın beni,
Gecenin dürüstlüğünden herkes kuşkulanır
korkulur o kuş yüklü iniltilerden
Sen şimdi sevincimin akranısın ey kanıma çakıllar karıştıran isyan
Adını “bir güıı fazla yaşamak” koyduk.
Ey merak, ey zafer haykırışı, oğlum!
Şaşılacak bir dünyada yaşamaktı;
Peygamber efendimizin doğduğu şehir. Müslümanların kıblesi olan Kâbe-i muazzamanın içinde bulunduğu, İslâm âleminin merkezi olan mukaddes belde.
Mekke-i mükerreme şehri; Arabistan yarımadasının batısında, Kızıldeniz’in doğusunda, 21°-30° kuzey enlem, 20°-40° doğu boylam dereceleri arasında yer alır. Denizden yüksekliği üç yüz altmış metredir.
Evet, ilmektir boynumdaki ama ben
kimsenin kölesi değilim
tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya
tarantulaymış benim adım diyecek değilim
tam düşecekken tutunduğum tuğlayı
kendime rabb bellemiyeceğim
razı değilim beni tanımayan tarihe
beni sinesine sarmayan
tabiattan rıza dilenmeyeceğim.
Babamın kitaplığında buldum bu kitabı. Yüzeysel bilgi sahibi olmak için de okudum. Bundan önce Bir Adam Yaratmak'ı okumuştum sadece. Şairin yaşamı kronolojik olarak verilmiş önce, ardından kendisi ve oğlu ve de birkaç şair/yazarın yazısı var hakkında, en sonda da en meşhur şiirlerinden bir seçki.
Kendini hep bir dava adamı olarak görmüş
Vay be...İsmet Özel, râkibiniz öyle mi...
Pek nâdiren takındığım cüretkâr edayla ve de son derece derin bir samimiyetle ifade etmek isterim ki yeryüzünde hiç kimse ona rakip olamaz, rekâbet edemez onun keskin kalemi, sâhici duruşuyla... Ona fırlattığınız ok size tevdi edilir, kendinizi parçalasanız da ona galip gelemezsiniz... İsmet Özel, şair, kırk yaşında... Peki, siz kimsiniz ?...
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında.
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kâinat
her şeyi gördüm içim rahat