ŞEB-İ YELDA
Karanlıktan ışığa geçişi temsil eder.
Şeb-i Yelda her inançta farklıdır.
O gün nar ikram edilir, nar kırılır.
Nar, bolluğun ve bereketin simgesidir. Kimi inançta doğruluğu simgelerken kiminde doğumu simgeler kiminde de ateşi simgeler.
En uzun gecenin soğuğuna karşı ateş yakılırmış. Bu konu ile ilgili -Şeb-i Yelda- harika
gecikiyoruz sevgilim
tulumbasız çekiliyor çeşmemizdeki su
kuş uçuyor
söylenecek sözler düşüyor
damağın altından, oradan da yutağına
garsona sipariş veren dillerimiz gecikiyor
her şey üzerimize geliyor
kalkmayacak trenlere biletimiz kesiliyor
kapımda bir kedi üşüyor
kalk dedin mi bölünüyor uykuların rüyası üstümüzdeki zırhın deliklerinden
soğuk alıyoruz
zahirimiz loş, kendini saklı tutuyor arzular
o sıra sen gelirsin aklıma
hatırımda yok çekicim
sanki dağından ayrı düşen
bir kum tanesiyim
Sayha Develi
Arkadaşta, ailede, eşte, dostta "ehline denk gelmek". Zihnimi çokça meşgul eden bir kavram oldu şu sıra. Yani her gören, bakar ama her bakan, göremez. İşte insan ilişkilerindeki ince çizgi de burada saklı sanırım...
"Şu vasatlıkta nasıl eş olup da evlenip çocuk yapıyorsunuz" diye şaşırıp asıl sorması gereken bekarlarken, evliler çoğunlukta olduğundan aldıkları bu kararı ve hayat biçimini dayatıyorNe yazık ki hakikatte sesi çok çıkan haklı olmuyor!
|e.ç