……….., nihayetinde onlar da yalnızca insan, kusurları var, tamam ama dümdüz kötü değiller. Evet, dünyada iyiliğe ve nezakete yer var, diye düşünüyor: insanın hayattaki ödevi de başkalarına iyilik yapmak; zayıflıklarından yakınmak değil.
spoiler içerir . Sally Rooney ilk defa okuyorum, İrlandalı genç bir yazar, intermezzo çok reklamı yapılan bir kitaptı . Merakımı cezbeden bu kitap ile ilgili doğru düzgün bir yorum da görmedim. Çok karmaşık bir şey bekliyordum açıkçası yorumlar da bulmaca gibiydi. İyi mi kötü mü dememiş kimse . garip bir durum kitaba
Son zamanların çok okunan yazarı Sally Rooney'den aşk, arkadaşlık ve insan ilişkileri konusunda sıcacık bir hikaye. Yazarı son çıkan kitabı
İntermezzo ile tanıdım aslında. Ama henüz o kitabını okumadım. Yazarın tarzıyla ve üslubuyla tanışmak için çıkış kitabıyla başlamak istedim. İyi ki de öyle yapmışım. Kitabı okumak kolay, dili yalın ve akıcı. Sevemediğim tek şey konuşma cümlelerinde belirteçlerin kullanılmaması. Fakat bu bile hikayeden kopmanızı sağlamıyor. Hikayenin konusuna gelecek olursak 4 insanın ilişkilerini konu alıyor. Ana karakterimiz Frances'in ağzından, tek taraflı bir bakış açısı ile görüyoruz herşeyi. Bu da diğer karakterlerin ne düşündüğünü ve nasıl hissettiğini olay anında değil. Karakterlerin birbirleri ile olan yüzleşmelerinde, sonrasında öğrenebiliyoruz.
Frances için ise ergenliğinden sonra hayatta kendini bulma ve kim olması gerektini anlamlandırma hikayesi.
Hikayede yaşananlar Türk kültür ve değer yargılarına uygun olmadığı için bazı okuyucular, bazı karakterleri sevmeyebilir ya da ön yargı ile yaklaşabilir. Fakat hayatta kimse kesin siyah ya da kesin beyaz olmadığı gibi bu hikayenin karakterleri de hayat kadar gerçekçi.
Ana konunun dışında vermek istedikleri alt metinleri de hikayeye güzel işlemiş. Bu da karakterlerin hissettirdiği gerçekçiliğini pekiştirmiş.
Ben okurken keyifle, bazen sinir olarak bazen gülümseyerek, okudum. Ve sanırım bir sonraki kitabını okumak için de sabırsızlanıyorum.
Başkalarının talepleri bitmez, yalnızca çoğalır.Hep daha karmaşık, daha zordur. Bu da, diye düşünüyor, daha çok hayat, hayatın hep daha fazlası demenin bir başka yolu.