Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Burada bir vaka zikredeceğim: Umumi harp başlamıştı. Cepheye sevk olunmazdan evvel ihtiyat zabit namzetleri talimgahının son devresinde muallim takım zabiti idim. Devre nihayetinde takımımda bulunan efendilerin derecei ehliyetlerine nazaran rütbelerini gösterir listeyi tanzim ederek bölük kumandanına vermiştim. Hararetli bir Türk Ocağı mensubu olan bölük kumandanı listeye bir göz gezdirdikten sonra hiddetle listeyi masanın üzerine attı ve bana "bu nasıl liste, Arabı, Çerkesi, Kürdü A sınıfına yazmışsın" dedi. A sınıfı alüyyülalâ derecede zabit namzedi demekti. Bugün millet meclisinizde aza olan bölük kumandanının noktai nazarınca bir adamın künyesinde Halep, Şam, Harput veya Diyarbekir'in... bulunması iyi numara almasına bile mani teşkil eylemeliydi. O tarihte Nuri Paşa ordusuyla Bakô(Bakü)'da bulunuyordum. Ordu menzil karargâh kumandanı idim. Karargâh tabldotunda her gün 30-40 zabit bulunuyordu. Türk Ocaklarında terbiye almış olan birçok zabitlerden defalarca aynen şu sözleri işittim: "Gelirken ZU'leri bitirdik, dönüşte nöbet LO'lerindir." Zo ile Ermenileri, LO ile Kürtleri kastediyorlardı. Osmanlılık ve hilafet devirlerinin "Gavura bakınca Kürt müslümandır" darb-ı mesali mana ve mefhum ifadesinde zaafe uğramıştı. Şimdi aranılan ne gâvur ne de müslümandı. Devrin aradığı Atilla, Cengiz ve Timur'un ahfadı idi. Birçok milletler arasında eskiden beri dolaşan KAVMİ NECİP tabiri artık Türklüğe hasıl ve tahsis edilmişti. Harbin beklenilen neticeyi vermemesi üzerine İttihat ve Terakki'nin, esasen başa çıkmamağa mahkum olan Yeni Turan planı kendiliğinden akim kaldı.
Sayfa 20
Resmi Osmanlı söyleminde Kürdistan bir eyaletin, bir idari birimin adıydı. Evliya için ise bu terim, politik ve idari sınırlardan bağımsız, esas olarak etnik bir kategori olarak Kürtleri dile getiriyordu. Evliya, bu terimi çok farklı biçimler de kullanıyordu. Bir keresinde bölgeyi, belki de en iyi şekil de "Kürtlerin, Türkmenlerin ve kayalıkların ülkesi olarak çevrilebilecek "Kürdistan ve Türkmenistan ve sengistan" biçiminde, düşman bir bölge olarak tasvir etmişti. Kuşkusuz bu, kırsal alandaki halkı korkutucu ve kaba görerek küçümseyen eğitimli bir şehirli algılamasıydı. Ne var ki, bir başka bölümde terimin Evliya'nın zihninde tam bir coğrafi tanımlama anlamına geldiği görülüyor: Uçsuz bucaksız bir bölge: 70 gün süren kayalık Kürdistan yolcuğu Erzurum'un kuzeyinden Van, Hakkari, Cizre, Amediye, Musul, Şehrizor ile Harir'e ve Ardalan dan Bağdat, Darna, Dartang ve hatta Basra'ya kadar uzanıyor. Bu yüksek dağlarda yaşayan 6.000 Kürt aşiret ve boyu Arap Irak (sic!) ile Osmanlılar arasında sıkı bir engel oluşturmasaydı, İranlıların Küçük Asya'yı (diyar-i Rum) işgal etmeleri çok daha kolay olurdu (...) Kürdistan'ın uzunluğu kadar genişliği yok. Doğudaki Iran sınırındaki Harir ve Ardalan'dan [batı daki] Şam ve Halep'e genişliği 25 ile 50 günlük mesafe tutuyor. Bu çok geniş bölgede 500 bin misket tüfekli Şafii Müslüman yaşıyor. Hepsi de sapasağlam 776 kale var." Bu pasajda Evliya, koruyucu bir tampon bölge olarak Kürdistan'ın Osmanlı Imparatorluğu için özel önemini vurguluyor.
Sayfa 135 - İletişim Yayınları, Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Yansıdığı Kadarıyla 16.ve 17. yüzyıllarda KürtlerKitabı okudu
Reklam
Dil, kimlik, kültür: Ortak değerler-2009'
Erbil'in İstanbul'u, Diyarbakır'ı eksikti. Nasıl İstanbul'un Kürtçesi, Kerkük'ü eksikse... Bazı adlar siz farkında olmasanız da hayatınıza eşlik eder. Kerkük onlardan biri. Türkiye'de yaşayan hemen herkesin gitmese de duygusal bir bağla bağlı olduğu şehirdir Kerkük. Türkiye'de yaşayan Kürtler açısından ise
Dil, kimlik, kültür: Ortak değerler
Bejan Matur: Dil, kimlik, kültür: Ortak değerler-2009'da Erbil'de yapılan sunum Bazı adlar siz farkında olmasanız da hayatınıza eşlik eder. Kerkük onlardan biri. Türkiye'de yaşayan hemen herkesin gitmese de duygusal bir bağla bağlı olduğu şehirdir Kerkük. Türkiye'de yaşayan Kürtler açısından ise duygusal bağla bağlı olunan ad
Şam ve Halep Kürtleri
12. yüzyılda silahlı Kürt grupları düzenli ve düzensiz Müslüman ordularında savaşçı olarak hizmet vermişlerdir. Haçlılarla savaşan bu Kürtlerin en ünlüsü Selahaddin Eyyubi’dir. Bu Kürt gruplar Şam’ın içinde ve çevresinde geçici askeri barınaklar inşa etmişler ve zamanla bu barınaklar kalıcı yerleşimlere dönüşmüştür. Bu Kürt gruplar etnik veya aile