yaşadığımın farkında olmadığım gibi dökülüyor yaşlar gözümden.. ben böyle hep amansız ve zamansız ağlıyorum ya bu acı mağaramdan geliyor. ağlıyorum gene farkında olmadan bir yıldıza çarpmış da yere düşmüş parçacıklar gibi dağılıyorum. bu kadar mı çok sevdalandın ay’a da bu tutulma gündönümleri bitmiyor.
bak gördün mü gene koca yürekli adam,
Sesleniş basitliğinden uzak
Tanıdık kelamlara,
Küflenmiş başlangıçlara ters düşüp
Boyalı sözlere yüz çeviriyorum
Sadece söyleyememenin ezikliği unutup
Bir kez olsun sana yazıyorum
Çünkü sana kendimi hiç anlatamadım.
İlk kez demir atınca gözlerine gözlerim
Fark ettim cehennem ateşinin sonsuzluğunu
Bu yüzden vermek istemedim sana gönlümü
Sevgiden
Gördüğünü okuduğunu biliyorum. Onları bende gördüm . Ancak niçin yazmadığını..
Sana hak verdim. Ben olsaydım kendime asla yazmazdım
Senin de yazmaman bir şey değiştirmez. Değiştirmeyecek..
Ben bildiğimi okuyor öğrendiğimi yazıyorum
Bir hamamböcegine dönüşmemi mideni bulandırmama az kaldı. Sen de bunu istiyorsun. Benden iğrenip beni ezesin diye
Ne zaman iki satır yazmaya kalksam
Hep sana hep seni hep bizi yazıyorum
Ne zaman bir kadeh alsam elime
Hep sana hep seni hep bizi içiyorum…
Her gece kederdeyim durmadan içiyorum
Sevda ektim kalbime yalnızlık biçiyorum…
Ne yola geldik, ne yolu terk ettik.
İşte şimdi buradayız.
Yol bizi bekler.
Yol, hiç bitmez
Yola devam.
Yolu hiç bırakmadık, özgürlük savaşımız hep sürdü.
Uğruna ölecek bir fikir bulamadım demişti bir şair.
Daha çok şiire ihtiyacımız var, daha çok sevmeye, yolda olmaya…
Hey sen, hiçbir zaman umut olmadığını söyleme bana, çünkü umut asla
İlk defa bu kadar sağlam yazıyorum.
Haç şeklinde 128 dikişle.
Galiba ahbap artık sana ulaşacağım.
Yeteneğim geri geldi,
göreceksin artık kutsal dizeler yazacağım.
Hiç yapmadığım şeyler yapıyorum ahbap
Maç seyrediyor ve devamlı topa bakıyorum
Telepati yapıyorum.
Hey ahbap ben arada bir fikir buluyorum.
Kuşlar için küçük şemsiyeler
sen yine de bekle . eğer gelmezse, yani akamazsa bir çağlayanın nasıl yankılandığını düşün. düşün kalbinde. düşün ki o gün yağmur vardı. gece az ilerdeydi. sözlerim kulağındaki adımdaydı. düşün ve bir an nasıl gelemediğini, aslında kaç kez geldiğini, kaç kez ayaklarınla yıkıldığın kendi kapında seni geçerken gördüklerini, gelirken gördüklerini,
HİSSEDİYORUM VE YAŞIYORUM
BENİM KUTSALIM BENDEN UZAKLAŞIYOR
GÖZYAŞI GİBİ YUVARLANIYORUM
AY ECESİ DURUP SANA BAKIYORUM
IŞIK YILI YOLUNDA YİTİRİYORUM
KADINIM BEN SOLAN HER ÇİÇEĞİ YENİDEN YEŞERTİYORUM
BABAM VE KOCAM DURMADAN YARGILIYORLAR
NASIL YAPARLAR NASIL?
ANLAMIYORLAR …
SÖYLE BANA AY ECESİ
ELİNDE MEŞALE YÜREĞİMDE BİNBİR ENDİŞE SANA
128 Dikişli Şiir
İlk defa bu kadar sağlam yazıyorum.
Haç şeklinde 128 dikişle.
Galiba ahbap artık sana ulaşacağım.
Yeteneğim geri geldi,
Göreceksin artık kutsal dizeler yazacağım.
Hiç yapmadığım şeyler yapıyorum ahbap,
Maç seyrediyor ve devamlı topa bakıyorum.
Telepati yapıyorum.
Hey ahbap! Ben arada bir fikir buluyorum.
Kuşlar için küçük
bu şiir de sana hiç olmuş mu
üstündeki elbise ne güzel mesela
bu saçlarını bu şekilde özellikle mi yüzünün üstüne koyulmuş
yüzünü seçerken tanrılar ne kadar çok tartışmış olmalılar
benimki öyle mi.
Seni yarattıktan sonra
Şimdi ne yapsam diye düşünürken Tanrı
Benim için bu da böyle olsun demiş.
Bu şiirde benden sana gelsin diyeceğim de
Ama olmadı
İlk defa bu kadar sağlam yazıyorum.
Haç şeklinde 128 dikişle.
Galiba ahbap artık sana ulaşacağım.
Yeteneğim geri geldi,
Göreceksin artık kutsal dizeler yazacağım.
Hiç yapmadığım şeyler yapıyorum ahbap,
Maç seyrediyor ve devamlı topa bakıyorum.
Telepati yapıyorum.
Hey ahbap! Ben arada bir fikir buluyorum.
Kuşlar için küçük şemsiyeler