Okyanus etkisi tam da Ahmet Cemal ile aramızdaki durumu açıklar gibi. Nasıl desem bilmiyorum bu yazarın insanı saran bir havası var. Hem naif, hem güçlü, hem de zeki ve çok yönlü bir yazar. Bu yönlerin içinde de en önemlisi iyi bir kültür eleştirmeni. İçinde yaşadığımız kültürü çok iyi tanıyor, zayıf yönlerini ve bu yönlerin çözümlerini de iyi
Peki, kim kurtaracak beni var olmaktan? Ne ölümdür istediğim ne de hayat.*
13 Haziran 1888 saat 15.20'de, Largo de S. Carlos'ta, 4 numaralı evin soldan dördüncü katında, aynı zamanda müzik eleştirmenliği de yapan adalet bakanlığı görevlisi Joaquim de Seabra Pessoa ile Maria Madalena Xavier Pinheiro Nogueria'nın ilk çocuğu Fernando
Nietzsche hayatının son on yılını kusmukları içinde deliliğin pencesinde geçiren Tanrının en büyük düşmanlarından biriydi. Dostoyevski epilepsi hastası, homofobik ve iflah olmaz bir kumarbazdı. Cioran ömrünün sonuna kadar intihar etmeyi savundu ama 85 yaşına kadar yaşadı ve hiçbir zaman intihara teşebbüs etmedi. Bir çocuğun en iyi yetişme şeklini
Görmek, seçmektir. Çevremizde uçuşan bazı gölgeleri yakalar, onları bir biçime sokarız. Farkında ya da olmadan gözlerimiz neredeyse her an deklanşöre basan bir kameradır.
Görmek zamanla öğrenilen fıtri bir edim midir, kavramsal bir amaç mıdır, devinen ya da değişen bir hâl midir? Görmek, bir örüntü basamağı
Bu Öykü Kitap Kıyımına dikkat çekmek için "Şubat Ayı Hikaye Etkinliği" Kapsamında Yazılmıştır. -> #40159569
PDF Okumak İçin: yadi.sk/i/SgXMmimw_jkfAw
*
Yıl: 2059, Yer: Amerika, New York
Arabanın içinde bir anda irkildi. Taksi bir çukura girmiş, Russell’ın bedeni o an sarsılmıştı.
Nurdan Gürbilek bilinmeyen toplumsalcı yazarlarımızdan. Peki bu muhteşem kadın ne yazıyor diye baktığımızda 80'li yıllarla beraber değişen Türk toplumuna ayna tutuyor. Genelde dışlanmışlık, ezilmişlik, mağdurluk ve incinmişlik konularına değiniyor.
Kitabımıza gelirsek herhalde önce isminden başlamak gerektiğini ve okurun önce buna takılacağını
Kadın eş, kadın toplumun anası
Kadın her kahrın gönül yuvası
Öfkeyle körükleyip kaldırma o elleri
Hiçbir kadın hak etmez şiddeti
Yumruklarında mor çiçeklerin acısı
Bir el boğuyor içindeki insanı
Bütün şehir çöküyor üstümüze
Fındık kırmak gerçekten bir sanat değildir ve bu yüzden hiç kimse bir seyirci topluluğunu bir araya getirip, önlerinde fındık kırarak onları eğlendirmeye kalkışmaz...
Fındık kırmak gerçekten bir sanat değildir ve bu yüzden hiç kimse bir seyirci topluluğunu bir araya getirip, önlerinde fındık kırarak onları eğlendirmeye kalkışmaz.