575 syf.
9/10 puan verdi
·
35 günde okudu
Roman aynasıdır sokağın
Helios ışığını tüm gücüyle tenimizde gezdirirken, Kharitlerden doğma bir neşeyle, yanımda hırlayan, tıslayan Cerberus hizmet ediyordu bütün konuklara... Kadehlere değişik tatlarda Ambrosialar doluyor, anında tükeniyordu. Zeus’un keyfi yerinde olurdu, Hera’yı edebilseydi ikna. Hades’in gözlerinde Persephone’nin diri bedeni, Ares, Hephaistos’un
Faust
FaustJohann Wolfgang Von Goethe · Doğu Batı Yayınları · 202413,8bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
“Sevmek bir sanat mıdır?” Kitap bu üzerine düşünülmesi gereken soruyla başlıyor. Erich Fromm sevgiyi, erkek ve kadının karşılıklı birbirine duyduğu arzu olarak ele almıyor. Sevgiyi varoluşsal bir çerçevede anlatıyor. O, bir insanın tek bir sevgi nesnesiyle değil, tüm dünyayla bağlantıda oluşunu belirleyen bir tutum olarak görüyor. Bu nedenle kitap süresince sevgi sorununu bir nesne problemi olarak değil bir yetenek problemi olduğunu düşünüyor. Bu anlamda insanın sevgiyi “nesne problemi” olarak ele almasının sosyolojik arka planını da açıklıyor. Fromm’a göre günümüzde –kitap basım tarihi 1956- insan, kendisine, çevresine, doğasına ve diğer insanlara yabancılaşmıştır. İnsan bir meta haline dönüştürülmüş, pazar koşulları altında kendisine en fazla kârı getiren şey ne ise ona yatırım yapması hedeflenmiştir. Bu nedenle Fromm için insan ve ilişkileri birbirine yabancılaşmış otomatların ilişkileridir. İnsanın sürekli olarak beklenti ve düş kırıklığı içinde bulmasını nesneleştirilen bu ilişkilere bağlar. Yazar kitabında sevgiyi türlere ayırıyor. Kendine yönelik sevgi, anne, baba ve kardeşe duyulan sevgi, cinsel sevgi ve Tanrı sevgisi. Sevgiyi bölümlere ayırır ama aslında bunların birbirinden ayrıldığı noktaları anlatmak içindir sadece. Yine vardığı yer, sevginin bütüncül olduğu, dünyaya, yaşama ve yapılan işe ve kişinin kendisine yönelmesi gerektiğiyle ilgilidir. Bence insan nasıl sevebilir sorusuna cevap veriyor kitap. Mutlaka okunmalı.
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Say Yayınları · 202218,8bin okunma
Reklam
64 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
0 reklam. Sizler için ne anlama gelir bilemem, benim için tek başına yeterli sebeptir. Önceki sayılarında sadece ön veya arka kapakta kitap "reklam"ı olurdu... 8-1=7. Her dergi fiyat yükseltirken, İzdiham aksine fiyat indirimine gitti. Tam da bu zamanda "devrim" niteliğinde... Abone yok. Bu müthiş bir şey! Neler neler
İzdiham - Sayı 37 (Ekim-Kasım 2018)
İzdiham - Sayı 37 (Ekim-Kasım 2018)İzdiham Dergisi · İzdiham Dergisi Yayınları · 2018388 okunma
391 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Gerçek Bir Sanat Eseri
Bir İstanbul romanı: Huzur. Anahtar Kelimeler: İstanbul, Savaş, Buhran, İhtiras, Aşk, Kader, Sanat, Musiki, Din, Mevsim, Ümit, Acı, Hastalık, İsyan, Toplumsal Kalıp, Nesne. Anahtar kelimeleri yavaş yavaş ve üzerine biraz da yoğunlaşarak okuduğunuzda neler düşündünüz ya da düşünüyorsunuz? Huzuru okumuş olanları ayrı tutuyorum elbette. Bu kadar
Huzur
HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,6bin okunma
675 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
''Her şey idim, hiçbir şeye değmezmiş.'' (s.183)
HAYAL KIRIKLIKLARI Genç Werther’i okuyanların intihar ederek öldüğüne şahit olan bu dünya, Huzursuzluğun Kitabı’nı okuduktan sonra intihar edenlerle karşılaşmamışsa, bu işte bir terslik var demektir. Şimdinin taş kesilmiş saydam duvarının içinden geçen ellerimiz, geçmişe kök salmış bir ağaç gibi sızlarken, ‘’Asla bir geleceğe sahip olmamış
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 201710,6bin okunma
472 syf.
·
Puan vermedi
Böyle Polisiye Yazıldı da Biz Mi Okumadık?
Nihayet Orhan Pamuk ile tanıştık. Geç mi erken mi? Bana göre tam zamanında. Bu zamana gelene kadar çok direndim ama okumayacağım diye. Sevgili https://1000kitap.com/meleenk ve
NigRa
NigRa
bir yandan bastırırken oku diye, ben diğer yandan ayak diredim hep bu zamana. Bu tanışma da Yıldız Ecevit’in
Benim Adım Kırmızı
Benim Adım KırmızıOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 201216,3bin okunma
Reklam
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.