80 syf.
4/10 puan verdi
·
6 günde okudu
İlimin ve sanatın ihyası ahlakın düzelmesine yardım etmiş midir?
18. yy Fransa döneminde yaşamış olan Jean-Jacques Rousseau, Avrupa'da Aydınlanma Çağı'nın ilerlemesinde kilit bir isimdir. "Bilimler ve Sanatlar Üstüne Söylev" kitabıyla Dijon Akademisi'nin yarışmasında birinci olmuş ve ününü kazanmıştır. "İlimin ve sanatın gelişmesi ahlakın gelişmesine katkı sağlamış mıdır?" sorusuna yanıt olarak Rousseau meşhur eseriyle hayır yanıtını kesin bir dille vermiştir. Bilim ve sanatla insanın köleleştiğine inanan Jean-Jacques, aydınlanma ile sanat ve bilim alanındaki ilerlemelerin toplumun düzenini bozduğunu ileri sürmüştür. "Bilimlerimiz ve sanatlarımız geliştikçe ruhlarımız bozulmuştur." diyen Rousseau, erdem sahibi olan insanlığın bu gelen değişimle erdemsiz konumuna düştüğünü, ahlaki değerlerin kaybolduğunu ve yapmacıklığın ortaya çıktığını eserinde anlatıyor. Bilimleri ve sanatları doğuranın insanların kötü yanları olduğunu anlatan yazar, astronomiyi boş inançlara; geometriyi cimriliğe; fiziği boş bir hevese; güzel sözleri söylemeyi ise hırsa, dalkavukluğa bağlamıştır. Kitabı okumadan önce karşıt düşüncelerin kenara bırakılması gerektiğini ve öyle okunması gerektiğini düşünüyorum. Ben sanat ve bilimin ahlaki değerleri besleyen iki önemli değer olduğuna inanıyorum. Farklı düşünceleri okumak her zaman keyiflidir. İyi okumalar dilerim.
Bilimler ve Sanatlar Üstüne Söylev
Bilimler ve Sanatlar Üstüne SöylevJean-Jacques Rousseau · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,586 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Edebiyatın usta kalemi şiirden çokca mektup dan anılarını bizimle, okurla paylaşmış olması benim gıbı o mektup okumalarını sevenlere çok güzel değerli bır armağan dıye düşünüyorum.. Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı, denilşr ya, öyle gerçekten hersey de olduğu gibi mektup yazmayı da özler mi?özlermış ewt. Bnde arkadaşlarımla
Şiirinizin Tadına Geç Vardım
Şiirinizin Tadına Geç VardımBehçet Necatigil · Yapı Kredi Yayınları · 20235 okunma
Reklam
64 syf.
5/10 puan verdi
Yorucu
Balzac detaylarını, betimlemelerini okumak bazen yorucu olabiliyor. Özelliklede bu eserinde ressamlar ve eserleri için yazdığı kısacık bir kitap ama sanatla ilginiz çok yoksa yarım bırakabilirsiniz.
Gizli Başyapıt
Gizli BaşyapıtHonore de Balzac · Can Yayınları · 20193,719 okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
• Poetika, sanatta edebiyat ve dil konularını ele alan, günümüze ulaşmış en eski felsefi araştırmadır. Aristoteles bu metinde komedya, tragedya, hiciv ve epik şiir kategorilerini ayrı ayrı ele alır. Tüm bu türlerin ortak özelliği, taklit yani mimesis unsurunu barındırmalarıdır. • Aristoteles’in şiir sanatı ve tiyatroya yönelik tespitleri bugün bile sanat felsefesi alanında yararlanılabilecek niteliktedir. Bu bakımdan Poetika, yalnızca şiir ve tiyatroyla değil, genel olarak sanatla ilgilenen herkes için önemli bir kaynaktır. • Herkese keyifli okumalar diliyorum..!
Poetika
PoetikaAristoteles · 20223,784 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
Bugün varolanı resmetmeye çalışmak umudu teşvik eden bir direniş eylemidir. s. 25 Sanatla Direniş John Berger. Teknolojinin gelişmesiyle insanlik sürekli değişen, hızla tüketilen, seçme şansının olmadigi, doğrunun ve yanlışının birbirine karıştığı bir enformasyon çöplüğüne dönüştü. Bu çöplükle beraber ortaya herkesin belli sınırlar
Sanatla Direniş
Sanatla DirenişJohn Berger · Metis Yayınları · 2017259 okunma
318 syf.
9/10 puan verdi
Kitap güzel kitabdı. Fakat anlamadığım şey bu yazılanların gerçeği ne kadar yansıttığı. Ama hikayelerin işleyiş şekli insanı içine çekmeyi başarıyor. Düşünüyorum da Nizammülk gibi , Hasan Sabbah gibi mücadeleci biri mi olmak lazım bu hayatta, yoksa Ömer Hayyam gibi sadece zevki-sefa mı çekmek daha güzel. İktidarın hırsı uğruna gidilen yol mu insana daha iyi hiss etdirir, yoksa kendini zamanın akışına bırakıb sadece sanatla varolmak mı ? Bu kitab şu ikilem arasında düşündürdü beni.
Semerkant
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202061,2bin okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Zamansız
Zamansız harika bir kitap tavsiyesi ile geldim sizlere okurken hiç bitmesini istemediğim bir roman oldu zaten dönem kitaplarını okumayı çok severim. Peri ramazan ayının bir günü arkadaşı Ayşegül ile gezerken kendini birden 1951 yılında bulur. Her ne kadar etrafındaki insanların isimleri aynı olsa da yaşadığı dönem oldukça farklıdır ilk başlarda hiç istemese de arkadaşı ayşegül sayesinde İstanbul’un eski sokaklarını gezmeye ve sevmeye başlar. Siz olsaydınız ve 60 yıl öncesine uyansaydınız ve tam alışmak üzereyken ve yaşadığınız dönemden daha iyi olduğunu düşunseydiniz yeniden yaşadığınız döneme dönmek istermiydiniz.Zor bir karar olurdu sanırım hangi hayat rüya hangi hayat gerçek peri aradığını bulabilecekmi kendini mutlu hissedecek mi? insan içinde her zaman öldürme, saldırma ve düşmanlık dürtüsü olan bir canlıdır bunu spor ve sanatla doyurmadıkça, okuyup öğrenmedikçe ve kendini geliştirmedikçe insan olamaz ve eline fırsat geçtiği her zaman şiddet ve saldırıya başvurur. tüm o yaşananlar gerçek miydi yoksa ben mi uyduruyorum tüm bunları eğer uyduruyorsam nereden biliyorum bu kadar çok şeyi ne anneannem anlattı bana bunları ne de okuduğum bir yerde nerede ve hangi zamanda yaşıyorum ben yoksa o zaman ile bu zamanın arasında kalmış bir zamansız mıyım. geçmiş ve şimdinin arasında sıkışıp kalmış bir ruhun gerçek ve hayalin sınırlarını aradığı bir yolculuğa hazır mısınız.
Zamansız
ZamansızUmut Dikici · İkinci Adam Yayınları · 202329 okunma
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
ŞARLATAN Güneşin kömür vagonlarındaki siyah tozları boğukça parlattığı bir sabahta, dördüncü köyden soyun devamlılığını sağlamak için yola düşmüş, fakir bedenlerine giydikleri en iyi kıyafetleriyle seçilme umudunu ailelerine bahşeden Victor ve Aurora ile malikaneye yolculuk etmek ister misiniz? Bugün hayvan çiftliğinin modern imgelerini
Şarlatan
ŞarlatanAytuğ Tunç Deveci · Otantik Kitap · 2023257 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Acı,belki de tek eşitlik formülüdür. İnsanlar acı içindeyken hep birbirine benzer .s.30 Gitar Michel Del Castillo Iyi olmak guzel olmak demek mi? Kotu olmak çirkin olmak demek mi ? Önyargılar nasil yıkılır.? Kötülük içimizde mi yoksa toplum mu bizi kotu mu yapiyor? Iste bu sorular üzerinden ilerleyen bir metin Gitar. Varlıklı bir ailesi olan çirkin cücenin toplumda var olma savaşı. Iyilik , iyi olma onun icin en onemli seyler . Iyi olmaya çalıştıkça kötülük bulmuş, korkulmus, şeytan olmakla suçlanmış,yüzüne kaynar sular atılmış. Batil inanclarin gölgesinde kararan bir insan yasami. Ailesini kaybedince yalnızlığını, yine toplumun dışladığı cadi olarak gordugu Gaxia isimli yaşlı bir kadınla paylaşıyor. Ve bir gun gitar çalmayı öğreniyor. Sanatla ,müziğin o büyülü tınılarıyla toplumda varolmaya calisiyor. Gitar otekilestirilenlerin kitabi .Anlamaya çalışmadığınız insanların varoluş mücadelesi. Kitabın karakteri, bana biraz Notre Dame'nin Kamburu kitabındaki Quasimodo'yu anımsatsa da biraz da Isveçli yazar Carl Johan Vallgren'in Bir Garip Aşk Öyküsü kitabındaki Herkul karakterini de anımsattı. Kitabı bitirince Zizek'in "Hikayelerini bilmediklerimiz , en cok düşman olduklarımız sözünü hatırladım. Bizim varolusumuz başkaları olduğu sürece var . Anlayabilmek , empati yapmak cok onemli. Castillo'dan okuduğum ikinci kitap Gitar. Daha once Utanç Gömleği'ni okumuş sevmiştim. Yazarın metinlerin arasına koyduğu felsefi cümleleri seviyorum. Iyi okumalar ,okuyunuz
Gitar
GitarMichel del Castillo · Sel Yayıncılık · 2021351 okunma
150 syf.
·
Puan vermedi
Ş. Şirin hocamın yazarları arasında bulunduğu bu kitapta, Şakir Paşa’nın aile fertlerinin güzel sanatlar ile olan ilgisini, her ferdin(Mehmet Şakir Kabaağaçlı, Cevat Şakir Kabaağaçlı -Halikarnas Balıkçısı-, Fahrelnisa Zeid, Aliye Berger, Füreya Koral, Nejat Melih Devrim ve Şirin Devrim) biyografik olarak yaşantısı, eğitim ve sanata ilgileri anlatılmış. Kitap benim açımdan Suyu Arayan Adam etkisi nedeniyle Anadolu’da toprak sahibi olan ve bu topraktan gelirle müreffeh yaşayan bu ailenin Anadoluya ne kattığını merak ettim öncelikle. Sanat anlamında pek çok şey ama Halikarnas Balıkçısı haricinde Anadolu toprak ve insanlarına katamadıkları şeyler aklıma geldi okurken. Halikarnas Balıkçısı’nı ben yerel halktan birisi sanıyordum, kitap sayesinde bu bilgisizliğimi öğrendim Sanatkar ruhla doğanlar hariç, sanatçı ve aydın olabilmek için kesinlikle aileden gelen kültür mirası önemli. Böyle bir ailede sanatla uğraşmayan dahi, sanat konusunda bilgilidir. Meraklısına öneririm…
Yaşamak İçin Sanat (Şakir Paşa Ailesinde Sanat)
Yaşamak İçin Sanat (Şakir Paşa Ailesinde Sanat)Emre Şen · Çizgi Kitabevi · 20221 okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Aslında Bir Sanat Var
Yazarın iki bakış açısıyla yazmış olması ve bunu vurgulaması dikkate değer. Kitap aslında daha çok kavramlar üzerinde durduğu için biraz yavaş akıyor bir roman gibi okunabilecek bir kitap değil. Deneme tarzında kaleme alınmış. Yazarın yalın dili okunmaya değer. Kendi yaşamından verdiği örnek ve anılarından istifade etmek mümkün. Kitabın
Aslında Bir Sanat Var
Aslında Bir Sanat VarSadettin Ökten · Tuti Kitap · 2019132 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Mehmet’i Sakatlayan Serçe Parmağı ~ Güray Süngü Hayat yaşayamadıklarındır. Öyle sanırsın Selam kitap severler, güzel ve etkileyici bir roman okudum. Yazardan okuduğum ilk kitap ve son olmayacak. Daha önce alışık olmadığım bir kalemle karşılaştığımı söylemeliyim. Karışık olan yazım tarzı önce biraz zorlasa da sonrasında alışıyorsunuz ve su gibi akıyor hatta bitmesin istiyorsunuz. Kitap genç bir adamın hayatını ve iç dünyasını mercek altına alıyor. Mehmet’in yaşadığı zorluklar, iç hesaplaşmalar ve ruhsal dönüşümler üzerine odaklanılmış. Zaman zaman çaresizlikle mücadele eden Mehmet babasına özlem duyan ama onu genç yaşta kaybetmiş olmanın üzüntüsünü taşırken sonra bir fısıltı halinde Çiğdem beliriyor. Çiğdem’in daha eline bile dokunamadan Mehmet’in o saf kalbi sakatlanıyor. Nasıl bir aşk acısıdır bu diyorsunuz. Çünkü acıya dayanıklı, babadan kalma bir kalbi var Mehmet’in. Bir çocukluk travması var. O kendi iç dünyasında Çiğdem’in ismini söylerken bile öyle bir utanarak fısıltıyla söylüyor ki kitaptaki yazı puntoları bile bundan etkileniyor. Satırlar bile bu olayı adeta yaşıyor. Mehmet’in babasının günlüğü, sevdiği Çiğdem ve arkadaşı Faruk üçgeniyle parça parça geçişli bir roman bu. Kitabın sonuna doğru bütünleşmeye başlıyor ve bütünleştiğinde okuyucuyu güzel bir hikaye bekliyor. Kitapta farklı teknikler, farklı bir dil ve yazı türleri kullanılmış. Şiirler , notalar , yazarlar hepsi güzel bir sanatla harmanlanmış okuyucuyu bekliyor .Yazarla tanışmak içinde tavsiye edebileceğim bir kitap Herkese keyifli okumalar dilerim
Mehmet’i Sakatlayan Serçe Parmağı
Mehmet’i Sakatlayan Serçe ParmağıGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 2021592 okunma
224 syf.
6/10 puan verdi
Günümüzdeki anlayışın mutluluk kaynağı olarak kabul ettiği şeyler her fırsatta, her durumda ve her yolla istenmekte ve aranmakta ve bazı ilaçlar, bazı antidepresanlar da, çoğu zaman işe yaramaz birer havai fişek olmaktan öteye gidemeyen, zafer haline getirilmiş bir mutluluğa ulaşmanın aracı ve yolu olarak kullanılmaktadır. Bunu da, mutsuzluk ve
Ruhun Yalnızlığı
Ruhun YalnızlığıEugenio Borgna · Yapı Kredi Yayınları · 2020415 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Celil Sadık- Uygarlığın Ayak İzleri| Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları kitabında Leonardo da Vinci, Michelangelo Buonarroti, Michelangelo Merisi da Caravaggio, Lorenzo Bernini yer almaktadır. Ressamın ufak bir biyografisi anlatılıp bazı resimlere ve bu resimleri yaparken ve sonrasındaki olaylar anlatılır. Kitabın en en başında
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat DehalarıCelil Sadık · Epsilon Yayınları · 2019868 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.