inanılmaz bir keyifle okudum, neil'in birçok hikayeyi tabiri caizse mala anlatır gibi anlatmasını seviyorum çünkü mitoloji okurken kafanızda bir harita oturtmanız gerekiyor ve neil hikaye anlatıcılığında çok başarılı. kitabın arkasında bir sözlük var ben illüstrasyonlar da olmasını isterdim, mitoloji anlatırken visual ögeler çok yardımcı oluyor bence. herkesin thor'u farklı orası ayrı konu. bu adamın sandmande bu kadar başarılı olmasının sebebi de mitleri büyülü bi atmosferde anlatıp eşsiz çizimler kullanmasıydı. gideyim sandman okuyayım yine canım istedi.
fyz ile başladığımız sözde günde bir bölüm bir bölüm gideceğimiz Sandman maratonu, birer cilt birer cilt olmaya başladı çünkü doymuyoruz. Neyse gelelim ikinci cilde. Bu ciltte karşımıza yeni karakterler çıkıyor. Spoiler olacağı için çok fazla konudan bahsetmeyeyim kabaca üstünden geçeceğim. Seri Katiplerin(!) bir araya geldiği bir konferansımız var bu ciltte. Bir adet rüya girdabımız var. Esaretten kurtulan Düşler Lordumuzun kendi alemini yeniden düzene sokması var. Bunu yaparken kaçak dört adet kabusumuz ve onların neden oldukları sorunlar var. Rose Walker ve onun taşındığı evde tuhaf yeni konuklar var. E haliyle bunların hepsinde Rüya var .
Bu ciltte biraz daha korku öğeleri hakim diyebiliriz. Yer yer ürkütücü ve mide kaldıran sahneler de göze çarpıyor. Her ciltte olduğu gibi bu ciltte de mükemmel çizimler ile harika bir Gaiman anlatımı görüyoruz. Diyeceklerim şimdilik bu kadar olsun her seferinde uzun uzun övmeyeyim. Son olarak rüyalarda buluşuruz diyorum ve kaçıyorum.