İkiz kulelerin yıkılmasının ardından, internette katıldığım mesleki forumlardan birinde, birkaç Amerikalı meslektaşımın, olayı Usame bin Ladin’in “sünnetli” olmasıyla açıklamaya kalkışacak kadar indirgeyici bir bakış edinmelerini ancak yaşadıkları şokla açıklayabildim. İslamiyet öncesinde de var olmuş olan sünnetin anlamı buradaki tartışmamın dışında bir konu. Ancak bu meslektaşlarımın, daha sonraları Afganistan çevresinde gelişen olayları tartışırken, bu kez de kendi yöneticilerini “faşist” olarak niteleyerek vicdanlarını rahatlatmaya çalışmalarını aynı şekilde yadırgadım. Yargılamalarla, hükümlerle, tartışmalar ve tanımlamalarla uğraştıkça çevremize nasıl bir katkımız olabileceğini anlayamadığımdan. Sanırım hiçbiri, “Barbarlık mutlaka ikizini yaratır” sözünü duymamıştı.
Sayfa 148 - Metis Yayınları