Ölüler Evinden Anılar
Gene de ben hapishanedeyken bir Rastlantı olarak birkaç hayvanımız vardı. Gnedko'dan başka, köpeklerimiz, kazła mımız, Vaska adında da bir tekemiz olmuştu; bir süre aramızda bir kartal bile yaşadı.
Hapishane köpeği olarak, önce de söylediğim gibi, Şarik adlı köpeğimiz vardı; zeki, iyi huylu bir hayvandı, onunla iyice
İşler ne zaman bu noktaya geldi bilmiyorum. Sanırım adımdan vazgeçtiğim sıralarda başladı her şey. O kadar uzun zaman geçti ki üstünden, sanki hiç adım olmamış gibi. Olduysa bile neydi hatırlamıyorum.
Yaşlı Quan gözünü kırptı, sanki bizi görmek istiyordu ve dudakları titredi. Boğuk bir sesle"Burası neresi?" diye sordu.
Chunsheng ve ben etrafa bakmak için başımızı kaldırdık. Nerede olduğumuzu nereden bilebilirdik ki? Sonra tekrar Yaşlı Quan'e döndük.
...
Gözlerini açtığında gözleri kocaman olmuştu ve sanki gülmeye çalışıyormuş gibi dudaklarını bükmüştü. Çatlak sesiyle " Öleceğim yerin adını bile bilmiyorum" dedi.
Cümlesini bitirdikten hemen sonra Yaşlı Quan öldü.
Bütün iyi kalpli insanlara has bir özelliği vardı: Karşısındakini olduğundan daha iyi görür, daha ilk bakıştan büyük bir heyecanla meziyetlerini büyütürdü. Bu çeşit insanların hayal kırıklığına, hele sebebin kendileri olduğunu bilerek uğramaları pek acı olur.Ne diye kendilerine verilebilecekten fazlasını umarlar sanki?Böyleleri, her an hayal kırıklığı tehlikesiyle karşılaşmaktansa, köşelerine çekilip dünyayla bağlantıyı kesmeli en iyisi.
Dikkat ettim, köşelerini öyle severler ki, zamanla büsbütün yabanileşirler.