Ben, manevî miras olarak hiçbir âyet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü zorluklar karşısında belki gayelere tamamen erişemediğimizi, fakat asla taviz vermediğimizi, akıl ve ilmi rehber edindiğimizi tasdik edeceklerdir. Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevî mirasçılarım olurlar.
Bir kadın dünyayı aydınlatmak için ışık oldu ama söndürmek için ellerinden geleni yaptılar.
Bir kadın dünyayı daha güzel bir yer yapmak için canını ortaya koydu
ama canını almak için her şeyi yaptılar.
Bir kadın insanlara düşünmeyi öğretti ama o gerçekleri çürütmek için her türlü yalana başvurdular.
Bir kadın insan aklının aynı zamanda onun kanatları olduğunu söyledi
ama o kanatları kırmak için seferber oldular.
Bir kadın insanın isterse her şeyi yapabileceğini gösterdi
ama bunun olmaması için canlarını dişlerine taktılar.
Bir kadın tüm bunlara rağmen söylediklerini gerçekleştirdi ve bunu da herkese gösterdi bunun ağır bir vebali olacağını bile bile..
Bir kadın tek başına karanlığa karşı durdu ama o karanlık bir kadının varlığına tahammül edemedi.
Tarih onları en karanlık sayfalara gömdü ama o kadın bugün her sayfada insanların karşısında ve insanlara ışık olmaya devam ediyor.
Onun adı Hypatia. Bilimin ve aklın ışığı..