Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Genellikle sağ yarımkürenin sol yarımküreden daha ilkel olduğu farz edilmiştir öte yandan gerçekliği algılama yetisinin kontrolü sağ taraftadır. Beynin temel yapısına bağlanmış bir bilgisayara benzeyen sol yarımküre, programlar ve şemalar için tasarlanmıştır
~ Ama biliyorum ki iyi bir şey aşırıya kaçtığında artık iyi olmaktan çıkıyor ~
Reklam
O anda kalabalıktan biri sazını yeniden alıp "Sultan Suyu" türküsünü çalmaya başladı. Hastane bahçesinde birikenler, şapka ve kalpaklarını çıkarıp bir ağızdan türküye eşlik ederken boğazıma bir şey oturdu.
Sayfa 28 - Everest Yayınları, Birinci BasımKitabı okudu
İkinci Meşrutiyet'in Batıcılarından Kılıçzade Hakkı (1872-1960), 1913'te "Pek uyanık bir uyku" başlıklı yazısında, tekkelerin kapatıldığı, örtünmenin yasaklandığı, şapka takılan, ulema dışındakilere dini kıyafetin men edildiği, hukuk sisteminin laikleştirildiği bir düzen tahayyül etmişti. Diğer inkılaplar gibi laikliğin de bir düşünsel evveliyatı vardı. İttihatçıların, zaten yüz yıldır tedricen ilerleyen laikleşme sürecini ivmelendirecek reform temrinleri yaptıkları biliniyor. Ne var ki laiklik Kemalizmin her şeyi kendiyle başlatan miladi söyleminin en belirgin başlığıdır, aynı zamanda M. Kemal'in "milli sır" söyleminin can damarıdır; vaktinden önce söylense asla idrak edilemeyecek olanın kökündeki meseledir. Kemalist devrim söyleminde, devrimin özü addedilir. İnkılapların yapaylığına, tepeden inmeliğine, gayri milliliğine kahreden muhafazakar eleştirinin de can damarı laikliktir nitekim.
Sayfa 147 - İletişim Yayıncılık
^^ Ama aralarındaki en üzücü fark , Dr.P.`nin savaşmayı bırakın neyi kaybettiğini bilmemesi , aslında bir şeyi kaybettiğinden bile bihaber olmasıydı. Hangisi daha acı durumdaydı ya da daha lanetliydi ? Başına gelenleri bilen mi, bilmeyen mi ? ^^
Kastamonu'da ilân edilen Şapka İnkılâbı Şarkta tepkisini gösterdi, isyan ordu kuvvetiyle yatıştırıldı; çok kan döküldü. Fakat "Medenî Kanun" ile "Harf İnkılâbı"nda halk tarafından muhalefet gösterilmedi. Halkın ekseriyeti okuyup yazmadan mahrum olduğu için, kıyafet ve şekil onu daha çok alâkadar etti. Din adamı olmayan, dînî hisleri bile meşkûk bulunan septik müenevverler bile şapka inkılâbını hoş karşılamadılar. Meselâ: kalemi gürz gibi kullanıp önüne geleni kırıp geçiren Süleyman Nazif gibi üslûp dâhisi olan bir adam bile "Memleket kurtuldu, fakat kurtulan toprağın üzerinde yapılanlara şapka ile tüy dikildi" diyordu.
Reklam
iskilipli atıf hoca
Kanunun çıkmasından bir buçuk sene önce yazdığı Frenk Mukallitliği ve Şapka adlı eseri halkı isyana kışkırttığı iddiasıyla dönemin muhafazakar figürlerinden İskilipli Atıf Hoca da tutuklanmış ve İstiklal Mahkemeleri önüne çıkmıştı. Mahkemenin savası Necip Ali'ye üç sene kürek cezası istemesine rağmen, sert tabiatı ile bilinen Kel Ali, İskilipliyi idama mahkum etmekten çekinmeyecekti.
Birçok yerde rejimle problemi olan kitleler dini sebepler de bularak halkı kışkırtmışlar, işi şapka giyenlerin katlinin vacip olduğunu söylemeye kadar götürmüşlerdir. Erzurum' da halk valilik önünde toplanıp gavur memur istemediğini haykırmaktadır. Şeyh Sait İsyanının hatıralarda oldukça taze olduğu yıllarda bir ihtilal hükümeti için bu kabul edilebilir bir şey değildir.
Kıyafet Devrimi
Lakin imparatorluğu yıkıp yerine bir cumhuriyet kuran kuşak için fes artık utanılacak bir kıyafet halini almıştır. Batı kültürüne daha entegre olan bu nesil, fesin getirdiği oryantal havanın o kadar farkındadır ki, Avrupa'ya giden trene biner binmez feslerinden kurtulup şapka takmayı ihmal etmemektedir. Muasır medeniyetlerle aynı seviyeye gelinecekse, muasır kıyafetler giyilmelidir. Dünün yeni serpuşu fes, artık eski düzeni temsil etmektedir.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.