Rejim kadroları içinde bir tartışma zemininin varlığı, asgari müştereklere dayanmayan birtakım keyfi kararların önünü almakta etkili olabilirdi. Örneğin şapka kanunu, dil devrimi, milli tarih tezi, 1933 üniversite tensikatı, ezanın Türkçe okutulması gibi, daha çok kişisel kapris eseri gibi görünen bazı uygulamaların, az çok eleştiriye izin veren bir ortamda gerçekleştirilebileceğini düşünmek güçtür.