Nazım Hikmetle üç buçuk yıl hapishane arkadaşlığımızın acı tatlı hatıraları buraya kadar yazdıklarımdan ibaret olamaz şüphesiz. Fakat benim kafam bundan fazlasına kadir olamadı. Defterlerim vardı, onun en tipik hareketlerini günü gününe not ettiğim, ona dair kocaman kitap yazmaya yetecek yığınla belgeyi kaydetmiş olan defterlerim… Onlar
72 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Bu yazımı sevgili Işıl Madak’a ithaf ediyorum. Didem Madak’ın dizelerinde hissettiğimiz her şeyi birlikte yaşamış olduğu kızkardeşi, can yoldaşına. Uzun siyah saçlı kıza . Didem Madak şiirlerini okumak, şiirlere bir daha aynı gözle bakamamak oldu benim için. Acılarımız denk mi geldi de bu kadar etkilendim yoksa bir tek bende değil herkeste aynı
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214,3bin okunma
Reklam
BOZKIRDAN NOTLAR-019 ..Araba bu bozulacağı tuttu. Akşam da olmak üzre. Bir at arabası yaklaştı yanım sıra. Geçmiş olsun va-mı yapcağımız bir şey? Durumu anlatırken. At arabasında kadını 3 çocuğu bana gülümseyerek bakıyordu. Şeher uzak tamircide yok akşam da olmak üzre gelin misafirim olun. Beni tanıyormusunuz. Elbet de bak şu küççüğü görüyonuz mu
Markopaşa · 3 Şubat 1947 · Sayı: 9 Markopaşa'nın bu sayısı ile kadroya Rıfat Ilgaz da katılmış olmalıdır. Ilgaz, Boğazlayan Ortaokulunda hastalanmış, 2 Ocak 1947'de İstanbul Validebağı Sanatoryumuna gelmişti. Kendi anlatımıyla Boğazlayan Ortaokulundaki görevine başladıktan (2 Kasım 0946'da atanmıştı) bir-iki ay sonra Markopaşa'ya katıldı
Malumpaşa'nın 15.09.1947 günlü ikinci sayısında "Mahkeme Koridorlarında" köşesinde "Gün Uğursuzun" başlıklı bir yazı yayımlanmıştı. Aynı yazı bu sayının üçüncü sayfasına yeniden konmuştur. Yedi-Sekiz Paşa · 13 Mayıs 1949 · Sayı: 3 Gazetenin bu sayısında toplatma haberi yoktur. Birinci sayfadan "Ne Mutlu Tokum
480 syf.
·
Puan vermedi
SPOİLER Dikkat dikkat! Ben macera fazla ağır olmayan kitaplarda, kitapların sevdiğim yönlerini atlayıp direk eleştirmeye bayılırım. Bu da size hiçbir şey kazandırmayacak. O yüzden kitabı doğru değerlendirmek isityorsanız benim incelemelerimi okumayınız. Hassasiyetiniz için teşekkürler. Ulan bu çocuk (Nico) 9.97 kitaptır depresyonda. Sebepleri de haksız değil. İçine kapanıklığı da cabası. Tartarus'a gönüllü olarak tek başına girmiş birisi, Acı Tanrıçasının "Sen mükemmelsin saf acıdan oluşuyorsun senin için ne yapabilirim" dediği kişi. Yıllarca Percy'yi çok sevdiği için ondan uzak kalmış Percy iki dakika bir şey anlattıktan sonra da onu daha fazla görmeye dayanamamış ve başından savmıştı. Böyle de utangaç ve iradeli birisi. Atlattığı ve başardığı şeyler de hiç de hafif değil. Ve boyuna agresif ama güçlü birisi. Ama sonra elin sarı saçlı mavi gözlü Will'i geliyor "Aman Nico ne saçmalıyorsun, hava pırıl pırıl işte" tarzı konuşuyor. Sonra da Nico Percy'ye gidip Percy tipim değilsin diyor. Şimdi tüm serinin 0.3 lük kısmında ne oldu da bu çocuk birden bire böyle espritüel bir havaya büründü? İlla aman bu çocuk da yalnız kalmasın mı oynamalıyız. Yalnız kalsın abi. Yalnız kalmayacaksa da bu will ile olmasın will'i tanımıyoruz bile?
Olimpos'un Kanı
Olimpos'un KanıRick Riordan · Doğan Egmont · 20181,600 okunma
Reklam
33 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.