Abdülkadir Geylani sohbetleri – 2
"Allah'a karşı aldanışın, seni O'ndan ayırdı. Bu aldanıştan dön. Başına vurulmadan bu halden ayrıl. Felâket gelmeden önce tedbir yollarını ara. Başına belâ akrepleri çöreklenmeden ve yılanlar başına üşüşmeden, kötü halinden çekil. Bulunduğun hal yalnız seni sevince boğmasın. Çünkü sevinç geçici şeydir. Allahü Teâlâ şöyle ferman
Abdülhak Hâmid, Makber
« Bu âile hâyatında aşkın büyük kasırgaları yok; Türk âilelerinin öteden beri bildikleri bir âfet: İnce hastalık geliyor, bu güzel vücûdu alıyor; işte bütün fâciâ burada başlıyor ve burada bitiyor. Makber mevzûca sanatın bütün tumturâk(gösteriş)ından âzâdedir. Fakat Makber, ilk mısrâlarından da anlaşıldığı zaman, ölümün eşiğinden başka bir mersiyedir; bu eşiğe bastıktan sonra gözlerimiz ölüme dalıyor, kadar o manzaradan ayrılamıyor; bu mersiyeyi bitirirken, mütesellî(teselli) de olamıyoruz, en son vak'ada, Allâh'a ve Peygamber'e olan i'tisam(sarılmak)la bile avunamıyoruz. Bütün bu fâcia içinde bir kahraman aramak beyhûdedir: o kahraman ne ölümüne ağlanan kadındır, ne de ağlayan şâirdir, bir muammâ olan ölümdür..»
Sayfa 200 - İstanbul Fetih CemiyetiKitabı okudu
Reklam
... içimden inanca sarılmak geliyor bazı geceler.
Sayfa 15 - Can Yayınları
" Ona sarılmak istedim ama aramızdaki uçurum, köprü kurulamayacak kadar genişti."
Sayfa 64 - PegasusKitabı okudu
⁶²⁷⁹ Taklidî, yani yalnız okumakla, işitmekle öğrenilen ilim. bizim ruhumuza zarar verir. Zira o ilim, su ile yıkanmış ve hatıra levhalarından, silinmiştir. Bizim, yâni erbâb-ı tahkikin irfanı ise levhalar üzerinden su ile yıkanıp silinmez. ⁶²⁸⁰ Bu akıldan, yani, bu taklidî ilimden cahil olmak ve divanelik eteğine sarılmak lazımdır. ⁶²⁸¹ Her nerede nefsânî bir faide görürsen ondan kaç. Zehri iç, ab-ı hayâtı dök.
Sayfa 442Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.