"Ben ilk olarak, sevdiğim şeylerden vazgeçtim. Ayakta kalmayı böyle öğrendim."
Beyza Aksoy'un kitabı Onun Şeytanları...Ben hayatımda başka hiç böyle bir konuya sahip kitap okumadım. Konusundan bahsetmeden önce başka şeyler de anlatacağım. Elbette bu kitap her yerde tek kitap olarak geçiyor ama Kelebeği Öldürmek kitabı ile Onun Şeytanları ile bağlantılı.
Onun Şeytanları'nın bir sonu yok, kitap ucu açık bitiyor. Kelebeği Öldürmek'te ise bu karakterleri okumaya devam ediyoruz. Neyse buna da bir açıklık getirdiğimize göre konuya geçelim. Konusu tam olarak yazmıyor internet sitelerinde ben daha ayrıntılı bir biçim de anlatacağım.
Alena herkes tarafından hikayelerdeki kötü sarışın kız olarak biliniyor. Ana karakterlerin ilişkilerini bozmaya çalışan, ikinci kızlardan. Ama aslında öyle değil... Hiç anne veya baba sevgisi görmedi Alena; hiçbir zaman masallar okunmadı ona, hiçbir zaman sıkı sıkı sarılmadılar, içini ısıtmadılar kızın. Hiçbir zaman kendi istediği olmadı, ne kendi istediğini yiyebildi ne de kendi istediği bölümü okuyabildi...
Bu kitapta her zaman kötü kız gibi görünen Alena'nın hikayesini okuyoruz. Belki de hiçbir romanda ki kızlar kötü değil, sadece biz onların hikayelerini bilmiyoruz...
"İnsanları insanlar öldürür, silahlar değil. Bu devirde sözler işliyor cinayetleri, katiller değil."