Aşkın ölümsüz olduğuna inandım; fakat insan kalbi toza dönüşür, güzellik kalıcıdır; fakat karanlık onu izleyen gözler üzerine uzun gecede mührünü vurur.
20. yy. başında yayımlanmış, Osmanlı Ermenisi yazarların öykülerinden bir derlemenin yeniden basımı. İlk basım 1913' te yapılmış. Öykülerin asılları Ermenice. 1913' te önce gazete, dergilerde tefrika edildikten sonra kitaplaştırılmış. O zamanki Türkçeye, ya da Osmanlıcaya, çevirisinden oluşuyor. Bu kitapta karşılıklı sayfalarda o zaman yapılan Osmanlıca çevirisi ile günümüz Türkçesine çevirisi, uyarlaması/sadeleştirilmesi, birlikte yer alıyor. Öyküler yapı, hikâye kişileri, konu, bakımından söz konusu dönemdeki bizim edebiyatımızla çok benzer. Kimi Osmanlı toplumu içinde, kimi Ermeniler arasında geçiyor. Giriş bölümünde 1913' te çevirileri yapan ve kitabı hazırlayan Ermeni yazar hakkında kısa bir bilgi var. Zamanında çeviler hakkında çıkan eleştiri yazılarına da yer verilmiş. Sonda da yazarların kısa biyografileri bulunuyor.
Kocaman bir ağacın koruyan gölgesi altında gelişip büyümüş bir çiçek, rüzgarın darbelerine karşı korunuyor olsa da güneşin yüzünü istediği kadar göremez.
Gece kuşları, gırtlaklarını titreten kıymetli hisleriyle hassaslaştıkları zaman, beyaz ve kapalı kirpikleri altında senin nazik tasvirini taşımıyorlardı.