" Nasıl yaşamam gerektiğini anlamaya başladığımda, nasıl ölmekte olduğumu gördüm."
Sayfa 79 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Bu dünyadan Acem yazarlarının diliyle "Eflatun'un bilgisini ve Feridun' un haşmetini şahsında toplamış" bir Uluğ Bey geçti. Eflatun'un kurduğu akademinin kapısında "Buraya matematik bilmeyenler giremez." yazıyordu. Uluğ Bey'in inşa ettirdiği medresenin duvarındaysa kendine değil, Peygamberine ait bir hüküm vardı: İllim tahsil etmek, erkek ve kadın her Müslüman' a farzdır."
Sayfa 75 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Reklam
Uluğ Bey
Bu çocuğun oyuncakları gökte. Bütün çocuklar yere bakarken o göğe bakıyor. Yorgun düşüp gözleri kapanana kadar sayıyor yıldızları. Ve bir gece sarayın bahçesinde oynarken ağabeyinin bakışlarını gökyüzüne fırlatıyor coşkuyla: "Bu benim yıldızım!"
Sayfa 73 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
" Mademki son konağımız sükut edenlerin vadisidir, şimdi feleklerin kubbesine naralar at!"
Sayfa 68 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
" Eskiden cemaat çok, camiler azdı. Şimdi camiler çoğaldı, cemaat azaldı!"
Sayfa 38 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
" Adalete dayanan kanun bu göğün direğidir. Kanun bozulursa gök yerinde duramaz."
Sayfa 37 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Reklam
Süfyân es-Sevrî her şeyin hakikati üzere görülmesinden yanaydı. Su berraksa berrak, bulanıksa bulanıktı. Şerli ve bulanık kimselerin hayırlı sanılması kadar garip bir şey olamazdı.
Sayfa 20 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
"Seni unutmayanı sende unutma! Tek başınayken de Allah'ı unutma, başkalarının yanındayken de!"
Sayfa 19 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
"Ya Rabbî! Beni kendinle öyle meşgul et ki senden alıkoyacak işlerden uzak kalayım!"
Sayfa 16 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
"İlahi! Sesler sustu, hareketler durdu, bütün sevgililer sevdiğine kavuştu. Ben de seninle baş başayım ey sevdiğim!" diye mırıldanarak aralamaya çalıştı tövbe kapısını.
Sayfa 15 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Bildiğin zaman bildiğini, bilmediğinde de bilmediğini söylemek, işte bilgi budur."
Sayfa 9 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
" Madem son yerin toprak, iyilik tohumundan başka şey ekme!"
Sayfa 35 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Bâyezîd- i Bistâmî
" Allah'ım! Beni cehenneme at ve vücudumu o kadar büyüt ki artık cehennemde başka birine yer kalmasın!" diyecek kadar insanları aşkla severdi.
Sayfa 27 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Ölmeye başlıyordu övgüden hoşlanınca ruh. Bu yüzden şehirdeki ölüler, mezarlıktakilerden çoktu.
Sayfa 24 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
" Dün öldü, bugün can çekişiyor, yarın doğmada."
Sayfa 24 - Şule Yayınları, 22. BaskıKitabı okuyor
Resim