Bence savaşta bile barış var, yani küçük barış adacıkları var savaşta. Çünkü savaş her ihtiyaca cevap verir, hatta barışınkilere bile; bunun önlemi alınmıştır, aksi hâlde sürüp gidemez savaş. Aynen sıkı bir barışta olduğu gibi savaşın ortasında da bir güzel sıçabilirsin, iki muharebe arasında bir bira içecek kadar zaman hep vardır. Hatta bombardıman sırasında bile siperin bir köşesine kıvrılır, şöyle koluna yaslanıp biraz kestirebilirsin. Tabii bir taarruz sırasında kâğıt oynayamazsın ama ona bakarsan barışta tarlanı sürerken de oynayamazsın fakat zafer kazanılınca belki buna zamanın olur. Bacağın kopabilir savaşta, başlangıçta danalar gibi böğürürsün sanki bir şey olmuş gibi. Sonra aradan zaman geçer, iki tek atar, sakinleşirsin, çekirge gibi seke seke gezmeye alışırsın ve savaş, öncesinden daha kötü gözükmez gözüne. Ayrıca mesela katliam bütün hızıyla sürerken bir samanlık veya benzeri bir yerde gizlenip neslini çoğaltacak zevkli bir iş yapabilirsin, kimse seni bundan sürekli olarak alıkoyamaz, sonuçta bu karmaşanın içinde ortaya saçtığın döller senin adına savaşı sürdürebilir. Savaş her zaman bir çıkar yol bulur. Öyleyse neden bitmek zorunda olsun?