434 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
#Okudukbitti #SilahlaraVeda Silahları, savaşı,  savaşın acımasızlığını,  gereksizliğini anlayıp bu anlamsızlığı ardında bırakıp; aşka doğru yol olan bir teğmenin hikayesini anlatıyor kitap. Birinci dünya savaşında savaşa gidip , bütün arkadaşlarını tek tek kaybeden, herbirinin  çaresizliğinin farkında olan fakat elinden gelen emirlerle savaşması gerektiğinin anlamsızlığına anlam veremeyen teğmen.... Savaş onun için anlamı olmayan bir kavram ve diğer arkadaşları içinde.. Yaralandıktan sonra bir hastaneye getirilip orada aşkı bulan teğmen... Ve bu savaşın anlamsızlığını güçlü kalemin satırlarından okumak ... Kendi hayatından esinlenerek yazmış olduğu,  oldukça kolay okunan , duyguyu arka planda bırakıp gerçekçiliği ön planda tutan bir kitap olmuş. #DoğadaKitapOkumaKulübü ile okuyup canlı sohbet ettiğimiz #Mart ayı kitabımızdı #SilahlaraVeda .
Silahlara Veda
Silahlara VedaErnest Hemingway · Bilgi Yayınevi · 20236,3bin okunma
63 syf.
10/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
Yüzyüze!
Cengiz Aytmatov gerçekçiliği diye bir şey var, insanın tüylerini diken diken ediyor. Adamın hangi kitabını okursam okuyayım hepsinde aynı his, aynı gerçekçilik. Bu kitapta da bir asker kaçağını ve o kaçağın ailesini anlatıyor. Kırgızlar Almanlarla savaşta. Savaş kötü gidiyor. Eli silah tutan herkes cepheye çağrılıyor ve trenler dur durak bilmeden, ülkenin dört bir yanından cepheye asker taşıyor. İsmail de bu trenlerde. Fakat o, son anda verdiği onursuzca bir kararla kimse görmeden trenden atlıyor ve saklanıyor. Durumu yalnızca İsmail'in annesi ve eşi Seyde biliyor. ••• Hayatımda okuduğum en etkileyici kitaplardan biriydi. Bir ara Stefan Zweig'in "Mecburiyet" isimli kitabını okumuştum. O kitapta da savaşın bakmadığımız bir yönü işleniyordu. "Yüzyüze" bana o kitabı da biraz hatırlattı. Zor bir konu! Zor bir seçim! Zor bir hayat! Savaşın insan psikolojisine olan etkisini, insanların onurlarını korumak için göze aldıklarını okuyorsunuz bu kitapta. Çok güzeldi. Etkileyiciydi. Keyifli okumalar...
Yüzyüze
YüzyüzeCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 20183,732 okunma
Reklam
254 syf.
9/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Oldukça Sade, Oldukça Vurucu
Cengiz Dağcı'nın dili, alabildiğine sade. Kısacık, süssüz cümlelerle okuru romanın içinde, üstelik nefes bile aldırmaksınız, tutuyor. Gerçekçiliği ile üslubu birbirini tamamlar vaziyette. Vuruculuk, o yalın ve son derece keskin gerçekçilikte. Romanı okurken işgalin, savaşın, esaretin, kitabın adında pek isabetle vurgulandığı gibi, ne korkunç şeyler olduğunu düşündüm. Ve bu durumların dışında olan insanlar için nasıl da uzak, sanki hiç olmayan şeyler gibi algılandığını... Dünyanın bir yerlerinde birileri birilerine kıyıyor, birileri birilerini tutsak ediyor, zulüm dünyanın bir yerlerinde kol geziyor, at koşturuyor ancak biz duymuyor, görmüyor, duyup gördüğümüzü düşünürken bile aslında zulmün dehşetini sahiden idrak etmiyoruz. Dünyada durmadan yaşanan "Korkunç Yıllar", eğer doğrudan muhatabı değilsek, ne kadar önemsiz bizler için, ne yazık... "Korkunç Yıllar" sıkı bir roman, sert bir gerçekçilikle kavrıyor sizi, gırtlağınızda bir yumruyla sonuna değin götürüyor. Tavsiye edilir, muhakkak okunmalı.
Korkunç Yıllar
Korkunç YıllarCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 20192,250 okunma
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Dünya Edebiyatına Dikilmiş Bir Anıt
Bir dünyadan çıktım. Nasıl tarif etmeli bilmiyorum. Altı ciltlik bir nehir roman, ÜÇLEME. Aylara yayılan geniş bir okuma. Ehrenburg bu eserle birlikte adının Hugo ve Tolstoy'un yanına yazılmasını hak etmiş. 20.yy edebiyatında nadir karşılaşılan bir durumdur bu. Geçmiş ve gelecek arasına kurulmuş sağlam bir edebi köprü 'Üçleme'.
Dipten Gelen Dalga 2
Dipten Gelen Dalga 2Ilya Ehrenburg · Kor Kitap Yayınları · 2019119 okunma
Yara Bandı Dara Düştü!
Mevcut bir savaşın ortasında sürekli olarak 'Düştüm' yazanların en kısa zamanda 'Kalktım' diye yazarak, güzel hislerini paylaşmalarını, ateşin gerçekçiliği kadar temenni ederek, bekliyorum.
Sonsöz
Bu son sözü, 2006 yılında, Macaristan dostları ve bütün dünya bu eseri ithaf ettiğim ihtilalin 50. Yıldönümünü kutla­maya hazırlanırken yazıyorum. 1981 yılında Fransızca yazı­lan ve yayımlanan eser ayaklanmanın ellinci yılı münasebe­tiyle Macarcaya çevrilmiştir. Macar halkının ayaklanması, öncülüğünü işçi gençlikle birleşen üniversite gençliğinin
Reklam
404 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Uzun süredir beni böyle derinden etkileyen kitap okumamıştım. Tamam ikinci dünya savaşı dedik savaşla ilgili birçok kitap okudum ama bu gerçekten bambaşkaydı. İncelemesini yazmak bile inanın zorluyor beni. Bu sefer 2. Dünya savaşını Sovyet kadınların gözünden okuyoruz bütün kan dondurucu gerçekçiliği ile. Kadınların cephelerde soluksuz çalışmalarını.Okumakta çok zorlandığım bir kitap oldu. Zorlanmam kitabın dilinden değil gayet akıcı bir dile sahip zorlanmam o kadınların yaşadıklarından , özellikle çocuklar ile ilgili kısımları okumak beni aşırı zorladı. Nereden başlasam tıkanıyorum ne söylesem eksik kalacak. En iyisi sözü kitaba bırakalım. “Okulda bize ölümü sevmeyi öğrettiler. Falan şey uğrunda nasıl ölmeyi nasıl da istediğimize hayal ettiğimize dair kompozisyonlar yazardık.” “Savaşta bütün ailemi kaybettim. Savaş bitti ama bekleyecek hiç kimsem kalmadı.” “Karda, yağmurda, çamurda çalışıyorduk.Bombardıman altında. Ve artık hiçkimse bize güzel olduğumuzu söylemiyordu.” “İnsan ölüm döşeğinde bile inanmıyor öleceğine. Sense yaralının saçlarının altından sapsarı bir rengin yürüdüğü , gölge gibi önce yüzünde gezindiğini sonra giysinin altında kaydığını görüyorsun.Can vermiş yatarken yüzünde şaşkınlık, yattığı yerde “Nasıl ölmüş olabilirim, öldüm mü şimdi gerçekten?” diye düşünür gibi. Okurken anlayacaksınız ki dünyanın neresinde olursanız olun, hangi ırk, din, dilden olursa olsun ;karşıdaki düşman ise , o kişiye yapılacak eziyetin haddi hesabı yok. Çarpıcı, duygu yoğunluğu hat safhada tamamiyle gerçek bir kitap okumak isterseniz buyrunuz sıra sizde.#kadınyoksavaşınyüzünde
Kadın Yok Savaşın Yüzünde
Kadın Yok Savaşın YüzündeSvetlana Aleksiyeviç · Kafka Yayınları · 20161,051 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Felaket zamanlarında görülür, insanın ‘insanlıktan çıkma’ durumu. İnsanoğlunun, binlerce yıl içerisinde medenileşme yolunda gerçekleştirdiği bütün adımlar, ‘hayatta kalma’ söz konusu olduğunda, ilkel bir canlının davranışlarına hızlıca evrilir. Böyle bir ortamda hak veya hukuk, yaşama güdüsünden daha sonra gelir. İnsanı engelleyen tek şey kendi vicdanıdır. İşte, kahramanımız Er Tamura’da tüm gerçekliğiyle bunları görüyoruz. 2. Dünya Savaşı yılları, Filipinleri işgal eden Japon ordusu ve karşısında Amerikan ordusu ile gerillalar. Yanında yeterli erzağı olmadığı için hastaneden zorla gönderilen Tamura’nın başından geçenleri, savaşın tüm gerçekçiliği ve vahşiliğiyle okuyorsunuz. Kitabı beğendim, tavsiye ederim.
Anız Ateşleri
Anız AteşleriShohei Ooka · Jaguar Kitap · 2022201 okunma
·
Puan vermedi
#OkudumBitti #KitapYorumum #GleenMeade #KarKurdu /563 sy Hayatın püf noktası hangi köprülerden geçileceğini, hangi köprülerin yakılacağını bilmektir. Kardeşi kardeşin karşısına çıkar.. Kana karşı aynı kan ..!!! ---------------------------------------- ➜ Yine sizlere kalemi ile ilk kez tanıştığım Glenn Meade'ın “KAR KURDU” kitabının
Kar Kurdu
Kar KurduGlenn Meade · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2017958 okunma
·
Puan vermedi
İki dünya savaşının ruhunu tüm çıplaklığıyla yansıtan bir yazardır Remarque. Garp Cephesi ile başlayan savaş serüveninin ikinci ve son halkası olan Cennetteki Gölgeler, diğer romanların kazası niteliğinde olan unsurları kapsar. Korku, sığınış, intikam ve insan ruhunun dinamizmini oluşturan birçok yıkımı içerir. Nazi Almanya'sından Amerika’ya
Cennetteki Gölgeler
Cennetteki GölgelerErich Maria Remarque · Everest Yayınları · 201851 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Bazı kitapların girizgâhı kapağından başlar. İçeriğe dair ayrıntıların sıkıştırılmış halini sade bir resimle bile görürüz. Serbest Düşüş, bilinçaltı mesajını başarılı olarak kapağına yansıtmış kitaplardan biri. İnsanın doğumundan ölümüne kadar olan yaşamı, resimdeki gibi düşüşleri barındırır; gerek fiziksel, gerek ruhsal olarak… Dünyaya gözlerini
Serbest Düşüş
Serbest DüşüşWilliam Golding · İş Bankası Kültür Yayınları · 2016764 okunma
Bir bavulla çekilseydim dört duvar arasına, içine kolayca kırk kitap sığdırır, – zamanla değişir elbette ama onları da şöyle sıralayabilirdim: Stendhal, Kızıl ve Kara Honoré de Balzac, Sönmüş Hayaller Charles Dickens, Büyük Umutlar Fyodor Dostoyevski, Suç ve Ceza Gustave Flaubert, Duygusal Eğitim Lev Tolstoy, Anna Karenina William Faulkner, Ses ve Öfke Joseph Conrad, Nostromo Anton Çehov, Seçilmiş Öyküler Virginia Woolf, Mrs. Dalloway D.H. Lawrence, Oğullar ve Sevgililer Georg Lukács, Avrupa Gerçekçiliği Robert Musil, Niteliksiz Adam Nikos Kazancakis, El Greco’ya Mektuplar G.G. Márquez, Yüzyıllık Yalnızlık Julio Cortázar, Seksek Julio Cortázar, Mırıldandığım Öyküler Julien Gracq, Sirte Kıyısı Raymond Carver, Katedral Ralf Rothmann, Deniz Kenarında Geyikler David Constantine, Başka Bir Ülkede Eduardo Galeano, Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri Jorge Semprun, Büyük Yolculuk R.G. Collingwood, Bir Özyaşam öyküsü Çağdaş Türk Şiiri Antolojisi (Haz: Memet Fuat) Heinrich Böll, Ve O Hiçbir Şey Demedi Theodor Adorno, Minima Moralia Umberto Eco, Yorum ve Aşırı Yorum Giorgio Manganelli, Düzyazının İnce Sesi Alberto Manguel, Okumanın Tarihi Nahid Sırrı Örik, Sultan Hamid Düşerken Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur Sait Faik, Alemdağ’da Var Bir Yılan Yaşar Kemal, Demirciler Çarşısı Cinayeti Vüs’at O. Bener, Dost.Yaşamasız Adalet Ağaoğlu, Romantik Bir Viyana Yazı Bilge Karasu, Göçmüş Kediler Bahçesi Oğuz Atay, Tutunamayanlar Akşit Göktürk, Okuma Uğraşı Italo.Calvino, Yeni Bir Sayfa
472 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
Tarihsel Bağlam Jane Austen, hem Georgian dönemi (1714-1830) hem de Regency dönemi (1811-1820) yazarıdır, yani hayatını Kral III. George ve oğlu George IV hükümdarlıkları altında geçirmiştir. George III, akıl sağlığı yerinde olmayan bir hale gelince yerine oğlunun naibi olarak yönetmesine izin vermiştir. Müsrif George IV, sanatın bir destekçisi
Emma
EmmaJane Austen · Zeplin Kitap · 201610,1bin okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
… yaşamak
Yaşamak, her şeye rağmen yaşamak. Hayat çoğu zaman beklediğimiz ya da istediğimiz şekilde ilerlemiyor. Kahramanımız içinde aynısı geçerli. Fugui köyünde varlıklı bir küçük efendi iken başlayan hayatını öyle yaşamış ki. Fugui’nin kendi hayatını anlatırken sık sık dile getirdiği gibi “Kim böyle olacağını bilebilirdi ki?”. Savaşın halk üstündeki etkilerini yazar etkileyici olarak açıklamış. Zaten çoğu zaman savaşlar halkın farkında olmadan kendini içinde bulduğu zamanlar. Bunun izlerini de kitapta görebiliyoruz. Akıcı ve sade anlatımıyla gerçekçiliği artan bir eser. Bu yüzden öneri listelerine rahatlıkla eklenebilenebilir.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201632,9bin okunma
Resim