Kitapları imzalatmaktan nefret ederim. Bak ben senin kitabını aldım, naah bu kadar para saydım. Ona göre, bil kıymetini de bas buraya imzayı, der gibi. O ne öyle..Sinir” Sanki yazar kitabının her sayfasına, her satırına imzasını atmamış gibi… Sanki kendisinden çok az şey katmış gibi, bir de imza istemek, hep almak almak almak vermemek.
Her geçen gün ömürden…
“Böyle yaşamak pek ağır Bir yük; şundan kurtulaydım! Ben de günlerimi saydım, Bitip tükenmedi gitti. Dünyaya geldiğin gibi Gitmek de elinde değil.”
Reklam
Oğuz Atay, bilinç akışı tekniğini kullandığı Tutunamayan­lar'ın ünlü bölümünde nefis bir cümleyle taçlandırmış: .. ve o insan yanımdan bir dakika bile ayrılınca ben öyle yerlere var­mıştım ki hayalimde bu ayrılmayı bir ihanet saydım gücendim.
Sayfa 232Kitabı okudu
Zihnimi kurcalayan şeylerden hiç söz açmamayı huy edindim. Başkalarıyla konuşmayı sıkıcı bir iş saydım. Konuşmaları kendim için yorucu olmaktan çıkarmak üzere bunları artsız aralıksız bir alay haline soktum.Bu hal bana, asıl düşüncelerimi gizlemek imkanını veriyordu.
Sayfa 41 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Saydım, insanın doksan dokuz tane yalnızlığı vardı.
çok şey beklediğimi biliyorum her zaman da bekledim her yeni tanıştığım insandan tanışır tanışmaz neler bekledim o daha adımı öğrenmeden ben onunla ilgili hayaller kurdum ümit etmeye başladım hemen ve o insan yanımdan bir dakika bile ayrılınca ben öyle yerlere varmıştım ki hayalimde bu ayrılmayı bir ihanet saydım gücendim hayır benimle başa çıkılmaz beni bırak
Sayfa 90 - İletişim Sinan Yayınları Üçüncü Bölüm
Reklam
Bianca: ...Saatleri bile saydım durmadan Sevdiğinden uzakta olunca insan, Geçmek bilmiyor saatler, dakikalar, Sıkıntılar basıyor insanın içine.
Ben unuttum, ben tükendim, ben vazgeçtikçe zamanı yok saydım, sildim.
Fi tarihinde kahvaltısıyla meşhur bir ilimizde kahvaltı sofrasındayız. Masada çay tabağından biraz daha büyük tabaklardan otuz iki tane saydım. Hepsi dolu. Çeşit çeşit yiyecekler; en iyi tahminle üçte ikisi ziyan olacak. Müessesenin sahibi geldi, yüzünde güller açan bir ifadeyle ve yöresel şivesiyle, "Afiyet olsun; vardır başka emriniz?" dedi. Ben teşekkür ettim ve elimle masayı gösterip "Ne kadar çok böyle, israf değil mi?" dedim gülümseyerek. Hemen iki elini havaya açarak, "Vallahi haramdır, billahi israftır; lakin âdettendir..." dedi. Belli ki haramdır ve israftır kısmını "... israf etmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez (el-A'raf, 31)" ayetine izafeten; lakin kısmını ise göreneklere dayanarak açıkladı. "Lakin" kelimesini kullanarak âdetin ayetin önüne geçmesini kendine göre açıklamış oldu.
Tam bir hafta var, ortada yoksun! Yedi gün yedi gece! Saatleri bile saydım durmadan Sevdiğinden uzakta olunca insan, Geçmek bilmiyor saatler, dakikalar, Sıkıntılar basıyor insanın içine.
Reklam
Zehebt Tezkiretu'l-Huffaz adlı eserinde , İbn Receb de Zeylu Tabakati'l-Hanabile'de şöyle derler: "İbnu'l-Cevzi'nin torunu Ebü'l-Muzaffer şöyle der: Ömrünün son demlerine doğru dedemin minberde şöyle dediğini işittim: "Bu iki parmağımla 2000 cilt kitap yazdım." İbnu'l-Verdi de
Sayfa 60 - Otto YayınlarıKitabı okuyor
Saatleri bile saydım durmadan Sevdiğinden uzakta olunca insan, Geçmek bilmiyor saatler, dakikalar, Sıkıntılar basıyor insanın içine.
"Neremden yaralandıysam oramdan çoğaldım şu yaşa kadar, bunu çok önemli saydım.."
On üç yaşımdan 16 yaşıma kadar her saat sende yaşadım. Ah ne delilikler yaptım bir bilsen? Elinin değdiği kapı tokmağını öptüm , dairene girmezden önce fırlatıp attığın bir puro izmaritini çaldım ve onu , dudakların değmiş olduğu için , artık kutsal bir nesne saydım.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.