''Fransızların bir lafı vardır: 'İşlerdeğiştikçe aynı kalır' Bunda bir miktar doğruluk payı olduğunu kabul etmek lazım. Özellikle de toplum dediğimiz şeyi düşününce. Biz her ne kadar üstünkörü de olsa medeniyetin değiştiğini düşünsek de karanlık geçmişin ana hatlarında pek de değişen bir şey olmuyor. Ne yalan söyleyeyim artık gelişme diye bir kavrama inanmıyorum. İnsanın hayatta baş etmek zorunda olduklarına saygım var. Zaman zaman bunu başarma şekline de saygı duyuyorum. Yine de medenileşmiş gibi davranmaya başladığından beri pek az değişti. Aynı şey bizim toplumumuz için de söylenebilir. Bunlar benim hislerim tabi, yine de hazır itiraf etmişken tahmin etmiş olabileceğin gibi ben biraz iyimserim. Yani, iyimser gibi davranırım çünkü kötümserliğe kapılırsam hiçbir şey yapamıyorum. İnsan böyle karmaık zamanlarda çaresizliğe kapılıyor. Kontrol edilemeyen olaylar ve deneyimler yaşamak,anlamaya çalışmak ve eğer mümkünse bunları bir düzene koymak. Yine de insan küçük de olsa bir katkıda bulunabileceğini biliyorsa, bundan geri durmamalı. Çabadan vazgeçtiğimiz an insanlığımızı kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız.''
Birinci kural yaradana hangi kelimelerle tanımladığımız kendimizi nasıl gördüğümüze aynı tutar şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak utanılacak utanılacak bir varlık geliyorsa aklına demekki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk merhamet ve şevkat anlıyorsan sen de bu vasıflardan bolca mevcut
Reklam
4.cilt
1. “Ey iman edenler! Kendi evlerinizden başka evlere, geldiğinizi fark ettirip ev halkına selâm vermeden girmeyin.”  Nûr sûresi(24), 27 Nûr sûresin'de bir sonraki âyetin anlamı şöyledir:“Orada kimse bulamazsanız, size izin verilinceye kadar girmeyin. Eğer size geri dönün denilirse hemen dönün.
Sayfa 405Kitabı okudu
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
51. Eyalet ve Gerçekler (uzun ama buna değer)
Jeffrey'ye bakıp yeniden oturmasını işaret etti. Kendisi de yerine geçti. Profesör, Amerika sizce de bir şekilde yolunu kaybetmedi mi? Atalarımızın dağlara taşlara kazıdığı idealler yozlaştırılmadı mı? Unutturulmadı mı? Değersizleştirilmedi mi?" Jeffrey başıyla onayladı. "Bu görüşte olanların sayısı her geçen gün
Kâzım Karabekir Paşa, ana babaları Erzurum ve Erzincan bölgelerinde öldürülen iki bin kadar yetim Türk çocuğunu evlat edinmişti. Bunlar, dört ile on dört arasında çocuklardı. Üzerlerinde asker elbisesi olmasına ve Paşa'nın seçtiği zabitlerin nezareti altında olmalarına rağmen, asker terbiyesi görmüyorlardı. Kazım Karabekir Paşa, çocuklarda,
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
476 öğeden 451 ile 460 arasındakiler gösteriliyor.