Ahmet Podima köyünde köpeğiyle yaşayan emekli bir inşaat mühendisi. İnsanlarla çok yakın bir ilişki de olmasını sevmiyor. Zamanının çoğunu kitap okuyarak, araştırma yaparak ve kendine dikkat ederek yaşıyor. Evine girebilen az sayıda insanlar; temizlikçisi Hatice hanım ve oğlu Muharrem, komşusu Arzu ve ikiz kardeşi Mehmet. Kendisinin dokunulmaya karşı özel bir hassasiyeti var ve kimseyi kendisine dokundurtmuyor.
Kitabımız Ahmet karakterimizin bir cinayet haberi alması ile başlıyor. Ölen kişi bir gün önce davetlisi olarak partisine gittiği evin sahibi olan Arzu. Arzu, evinde bıçaklanmış olarak kocası tarafından bulunuyor. O andan itibaren kitap boyunca katil aranmaya başlıyor.
Ahmet cinayeti haber yapmak için köye gelen gazeteci kız ile tanışıyor ve konuşmaya başlıyor. Kıza yakınlık duyan Ahmet, onun ilgisini çekmek için ona sürekli bir şeyler anlatıyor. Gazeteci kız da büyük bir haber yapabilmek adına Ahmet'in tuhaflıklarına göz yumarak onunla konuşmak zorunda kalıyor. Ancak bir süre sonra köyden ayrılması gerekiyor. Ahmet'te en sonunda daha da dikkatini çekebilmek adına kardeşi Mehmet'in acıklı hikayesini anlatmaya başlıyor. Bundan sonrası spoiler olur, hikayeyi sizinde okumanız lazım.
Ahmet bu zamana kadar okuduğum en ilginç karakterler biriydi. Kitap bir solukta okunup, bitiyor. Diyalogları, tespitleri çok güzeldi. Zaman zaman Ahmet nerede kurgu yapıyor yoksa gerçeği mi anlatıyor diye merakta kalıyorsunuz. Okunası kitaplardan.
"Aşk, bir uçurumun kıyısında gözü bağlı yürümektir."