Mehmet Karabulut
RUHi SU'YU DiNLERKEN Sedef, gümüş gecede Toz oldu zaman Cem oldu yollar Bir yoldan Koca Yunus Bir yoldan Pir Sultan Geldiler oturdular
sular karardığında yekta'nın mezmurudur benim bir suyum vardı akıyordu bir toprak yeşertip akıyordu bir yerlerde birikmeden akıyordu -o anlatılamaz çömleği bir dere çamurundan karıp yapmışlar kıyılarındaki evliyakeçesi otlarının kokusu sinmiş sanki uzağa götürüyor insanı götürüyor bir çorak sarılığın düzüne
Reklam
.... İnsanın sözcüklerden daha fazla anlaşılıp, sevilmesi ne kadar tatlıymış meğer, meğer sevmek ne güzelmiş, sende anladım. Yüreğimde ki güvercinlerin gökyüzüsü olmaya var mısın? Sedef Orman
Gel misafir ol önce gönlüme, Sana bahçelerimi, denizlerimi gezdireyim Komşum ol gel sonra kalbime Fidanlar dikeyim evinin önüne Bir sabah şekerin bitince çal kapımı Sevdayla demlenmiş yüreğimi ikram edeyim Ve sonra hoşuna gitsin gönlüm gönlüne Aşı, alın teriyle harmanlanan diyarlara götüreyim Sedef Orman
Bir duanın kabul olmuş delili sanki gözlerin, Ey içimi maviye, yeşile boyayan sevgili, Kalbimi yüreğe çeviren ab-u hayatım Dün de yaşıyamadım seni, yarınlarım da milyon kere seveceğim.. Sedef Orman
Kışa bürünürüz bazen hiç bahar gelmemiş gibi Soğuğu bekleriz sıcakta, sıcakta soğuk beklememiş gibi Birini bekleriz sanki daha önce hiç beklememiş gibi Ve bu dünyadan geçer gideriz hayallerle hem varmış hem yokmuş gibi Sedef Orman
Reklam
40 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.