Sefanur Aktaş

Ahlak Duygusu ona hayat verene kadar yanlış diye bir şey yoktu.
Reklam
Küçücük bir şey bizi nasıl da mutlu edebiliyor. Hele bir de o mutluluğu hak etmişsek!
Başlarda çok konuştuğunu düşünüyordum. Şimdi ise sessizliğe bürünür, hayatımdan çeker gider diye ödüm kopuyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tanrı olsaydım bu onursuz halk için kadınlar yaratmış olmaktan pişmanlık duyardım!
Sayfa 200Kitabı okudu
Okulları vardı ama eğitimleri yoktu. Siyasetçileri vardı ama siyasetleri yoktu. İnsanlar vardı ama insanlık yoktu. Yüzleri vardı ama utanmaları yoktu. Bu çok abartılı bir şaka gibiydi gerçekten.
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
Halk bir şeyden anlamazsa siyaset de düzgün olamaz. Tersinden bakılırsa böyle bir halk ile siyasetin yürütülmesi çok daha kolaydır.
Sayfa 158Kitabı okudu
Yabancı ülkeden getirilen siyasi ideolojiler orada hasta tedavi etmek için kullanılan ilaç gibiydi. Orada işe yarayan ilaç bizde bir hastalık haline gelmişti.
Sayfa 156Kitabı okudu
Hayatta en nefret ettiğim şey yabancıların gücüne dayanarak kendi ülkesinin insanlarını ezenlerdir.
Herkes insanların kötü, alçak yanlarını görüyor da bu yanlarını görmek istemiyorlar.
Sayfa 563Kitabı okudu
"Bir saat hiçbir şey düşünmemek! Bu kaybedilen bir zaman değildir."
Reklam
Kısacası, bir insan kandırılmaya görsün, tutarlı olması imkansız.
Kütüphanelerini istediğin kadar kilitle; zihnimin özgürlüğünü ne bir kapı ne bir kilit ne bir sürgüyle kısıtlayabilirsin.
Kadınlık korunan bir meslek olmaktan çıktığında her şey olabilir, diye düşündüm kapıyı açarken.
Uygar toplumlarda kullanımları ne olursa olsun, aynalar şiddet içeren ve kahramanca her tür eylemin vazgeçilmezidir. Napolyon'un da Mussolini'nin de kadınların yetersizliğini bu derece ısrarla vurgulamasının sebebi budur; zira kadınlar yetersiz olmazsa onlar da kendilerini dev aynasında göremezler.
Kadınlar yüzyıllardır erkek bedenini doğal boyutunun iki katı göstermek gibi harikulade bir güce ve sihre sahip ayna görevi görmüşlerdir.
Resim