İnsanın en zor tuttuğu sözler kendisine verdikleridir.
“Kendi arzularına kendileri engel olanlar, arzularını gerçekleştirenlere öfkelenirler.”
Reklam
Şükrü Tufan,soykırımın ortasında kimsesiz kalmış Boşnak çocuklarının ‘bonbon’ isteyişlerinden öyle etkilenmişki, artık cebinde şeker olmadan sokağa çıkmıyor.
“Her şeyin bir bedeli mutlaka vardır ve başkalarının yalnızca başardıklarına bakıp, onları yalnızca şanslı sananlar ya çok saf ya da aptaldırlar!”
Sırlar ağırlıklarına göre değişiyorlardı. Örneğin, katillerin, hırsız ve yalancıların sırları ağırdı. Avukatların sırları çok katmanlı, sofistikeydi. Müzisyenlerin sırları yoktur, olamaz. Doktorların sırları hep isimsizdir, öyle kalacaktır. Aşçılarınki en lezzetli sırlardır. Aşıkların sırları çok sıcak ve kıvamlıdır. Ressamların sırları dilsizdir. Politikacıların sırları ümitsiz, uzak deniz kaptanlarınınki sisli, fırtınalı, dalgalıdır. Yazar ve şairlere gelince... Yazar ve şairlerin sırları tehlikelidir! Çünkü onlar hayatın en yakıcı ve mutlak yalnızlığının bizzat tanıklarıdır. Yazarlar ve şairler mutlak yalnızlığı en yakından tanıdıkları için saatlerce, günlerce, aylar ve yıllarca sözcüklerle yapayalnız kalabilirler. Bu çileli çığlığı atabilmek de yalnız kalmayı gerektirmektedir zaten. Bu yüzden yazarlar acının ve sevincin içindeki yalnızlık ve şiddeti çıplak gözle görebilen insanlardır. Ve insan dünyasında hiçbir şey ama hiçbir şey sözcükler kadar ağır, yoğun ve sert değildir.
Sayfa 137Kitabı okudu
Masallarda, çocuk öykü, film, çizgi romanlarında çoğunlukla kızları kurtaran bir erkek kahraman vardır. Küçük kız çocukları yaşamları boyunca bir beyaz atlı prens bekleme yanılgı ve mutsuzluğuna işte bu koşullanmayla başlarlar. Bir de, kahramanların cinsiyetinden çok, kişiliği, yetenekleri ve cesaretiyle ilgilenen kız çocuğu tipi vardır. Bunlar, kahramanın erkek olmasından çok, onun yaptıkları, yarattıkları veya kimliğiyle ilgilenirler.
Reklam
112 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.