İnsan dünyevileştikçe çukurlar derinleşiyor, değerler dibe vuruyor…
Müteal olandan koptukça seküler, liberal, popüler, rasyonel çukurlar kuşakları yutuyor… Tek kaygısı dünya hazları olanlar, hızla meçhul çukurlarda çürümeye koşuyorlar… Öyle ki, artık çukurlardan kurtulayım diye bir dertleri de yok…
Çepeçevre çukurlarla kuşatılmış yaşamların pençesinde nesiller çaresiz…
Estetize edilen çukurların çekim gücüne karşı koyabilecek irade de yok…
İdeolojik, politik, ekonomik, bürokratik, akademik çukurlar bilimsel yöntemlerle ve mantıksal verilerle profesyonelce pazarlanıyor…
Sistematize edilen çukurların müşteri sorunu da yok…
Kimileri çukurlarda yaşamayı hayatın kaçınılmaz kaderi görürken, kimileri de burunları Kaf Dağını gösterdiği için bir türlü önlerindeki çukuru göremiyorlar…
Evet, hayata at gözlüğü ile bakanlar çukurları seçemez oldular…