O zamanlar bilmiyordum, sonradan öğrendim. Meğer insan hayatında gerçekten sadece birini severmiş. Sonra; hep onunkine benzer gözleri, gülüşleri, huyları olanları seçermiş farkında olmadan. Sonrası hep O’ymuş aslında.
"Bazı konularda çok sert ve sabit fikirliyim çünkü kendimi ve doğrularımı seçecek kadar yalnız kaldım ve iyi ki kalmışım."
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
192 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Yirmi5, yazarın yaşadığı hikâyelerden yola çıkarak yazdığı otobiyografik özellikli bir eseridir. Yaşamının 25 yılı. Baba sevgisinden mahrum, baba sevgisine doyamamış biri olarak o içinde boşluk bırakan sevgiyi takma adlar verdiği erkeklerde aramaya çalışan ama her seferinde de hüsrana uğrayan bir karakterin(yani; kendisinin) yaşantısıdır anlatılanlar. “Babam gitti. Ben hiç büyüyemedim. Babası giden her kız gibi yarım kaldım. Babasız kalan her çocuk gibi hep bir yanım çok daha fazla kırılgan, çok daha eksik, çok daha çocuk kaldı. Hep onu başkalarında aradım. Bulamadıkça sabırsız biri oldum. Büyüdükçe ona benzedim. İçimde hem 5 yaşında bir çocuk, hem 20 yaşında bir genç kız var ve hiç büyümüyorlar” İşte böyle diyor Selcan Aydın “Yirmi 5” isimli ilk kitabında.
Yirmi5
Yirmi5Selcan Aydın · DESTEK YAYINLARI · 201457 okunma
Selcan Aydın
"Insan nasıl gidebiliyor, hiç bilmiyorum. Ben hiç gitmedim. Hep bekledim, hep bir yolu vardı benim için düzeltmenin. Metreler öteden bile görülen sahte bahaneler üretemezdim ya da susup hiçbir şey olmamış gibi terk edemezdim kimseyi. Öleceğini bile bile dibine kadar yaşamayı seçmekti benimki. Iyileştirmeye giderdim, sakinleştirmeye giderdim. Ama bırakıp gidemezdim hiç. Huyum değildi. Onunla gittiğim her yerin önünden geçtim tek tek. Bir baktım, bin doldu gözlerim her defasında. Bir sustum, bin isyan duydum hücrelerimde. Bir gittiyse, bin bölündüm saçıldım etrafa. Şimdi nasıl toplarım hepsini tek tek, nasıl tamamlanırım tek başıma hiç bilmiyorum..." . .
İnsan hayatında sadece bir kez gerçekten en dibi görüyor. Sonrası hep artçı depremler. Sonra hep aralarda, kıyılarda kalıyorsun ve bir daha toparlanmak hiç mümkün olmuyor.
Sayfa 130Kitabı okudu
*Sen hiç apartman kapısı kapandığında ayak seslerinin kapıya doğru gelmesi için dua ettin mi? Her telefon çaldığında "Umarım bu kez o arıyordur!" Hissiyle koştun mu? ... sen hiç onun okumayacağını bildiğin halde sayfalarca yazı yazdın mı? Sonra gelmiş bana "Seni anlamıyorum!" diyorsun. Anlamazsın tabii. Bak, ben seni gayet iyi anlıyorum. Beni anlayamamanı bile anlıyorum.
Reklam
Geri114
149 öğeden 141 ile 149 arasındakiler gösteriliyor.