Neden biliyor musunuz? Ben yalakalık yapmam, kıyafetiniz yakışmamışsa “Çok yakışmıııış…” demem çünkü. Kendi çıkarlarım için sizin hayatınızı hiçe sayacak adımlar atmam. “Ya boşver o seni kaybetti!” Diye yalanlar söylemem. “Otur ağla çek acını!” Derim. En ufak bir hatada silip gitmem. Kendimi anlatmayı da sevmem bak rahatsız oldum şimdi. Ama beni sevmeyin. Ben sizin sevdikleriniz gibi değilim... Bu Havalarda Sevme Beni-Selcan Aydın
Bi sarılıp uyusak hepsi geçecekti, anlamıyorsun...
Reklam
Dünyanın en güzel gülen insanını tanıyorum ve artık bana gülümsemiyor...
Selcan Aydın
"Babam gitti. Ben hiç büyüyemedim. Babası giden her kız gibi yarım kaldım. Babasız kalan her çocuk gibi hep bir yanım çok daha fazla kırılgan, çok daha eksik, çok daha çocuk kaldı. Hep onu başkalarında aradım. Bulamadıkça sabırsız biri oldum. Büyüdükçe O'na benzedim. O'na benzeyen yanlarımi hiç sevmedim. Kocaman kız oldum sanıyor. Hala içinde baba geçen şarkılarda gözleri dolu dolu olan bir kız çocuğuyum. Ben bu kitabı yazarken, orta dereceli depresyon şüphesiyle tedavi olmaya başladım. Doğal seleksiyonun gerektirdiği muhtaçlık duygusu beslenemediğinde, böyle sonuçlar doğuruyormuş işte. Her zaman her durumda güçlü olmaya çalıştım ve elbette bunu da atlatmak istiyorum. Birilerine 'yalnız değilsin' hissiyatını yaşattıysam ne âlâ. Bana bunu yaşatan tek bir kişi bile olmadı çünkü hayatım boyunca. Bu yüzden YIRMI5. Içimde hemen 5 yaşında bir çocuk, hem de 20 yaşında bir genç kız var ve hiç büyümüyorlar."
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Sizin hiç Yirmi5'iniz oldu mu? Benim oldu. Hem de öyle güzel anda oldu ki! Bazı kitaplar bazı insanlar gibi hayatımızda mihenk taşıdır. Yirmi5 benim mihenk taşı kitaplarımdan. O'na nasıl ihtiyacım varmış oysa. Market alışverişi yaparken o kadar kitabın arasında elim onu seçti ruhum mu demeliyim? Kapak içinde çok güzel bir şiir vardı, okudum ve hiç düşünmeden sepete attım. Selcan Aydın benim yarama dokundu çünkü. Zehirini içimde tuttuğum yaramdı. Babam, babama olan açlığım, kızgınlığım, keşkelerim, iyikilerim hepsi gözlerime doldu. Kitap altı ay boyunca göz kırptı bana, her elim gittiğinde ateş gibi yaktı beni. Bir kitapçı dostum her kitabın bir zamanı vardır derdi, çok doğru! Sancılı bir gece yarısı başladım kitaba. Birkaç saatte bitti. Hani bazen su üstüne çıkabilmek için en dibe batmak gerekir ya işte bu kitap beni en dibe batıran sonra çıkaran kitap oldu. Kitap Selcan Aydın'ın ilk kitabı, geçen sene "Bu Havalarda Dönme Bana" yı da çıkardı tereddütsüz aldım. Çünkü yalın diliyle anlattıkları senin, benim, hepimizin kalbine dokunuyor. Pek çok genç kız onun kitabını okuduktan sonra geri dönmesi güç yanlışlara hiç adım atmadı, pek çok kadına güç hatta esin kaynağı oldu hayat hikayesiyle.
Yirmi5
Yirmi5Selcan Aydın · DESTEK YAYINLARI · 201457 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bu kitabı okumanızı 'şiddetle' değil sevgiyle tavsiye ediyorum. Çünkü bu kitabın yazarı sevmeyi çok iyi bilen ve sevilmeyi çok hak eden bir kadın. Her sayfada onun ruhunun bir parçası var. Ne olur cümlelerine iyi davranın. Ilk kitabı 25 ile kendi hayatını, acılarını, mutluluklarını, nasıl kanadığını bize samimiyetle anlatan Selcan Aydın ikinci kitabı "Bu Havalarda Dönme Bana" da kısa pasajlarla aşk acısı çeken bir kadının ruh halinin evrelerini yine en yalın hali ile sunuyor. Sizinle konuşuyormuşçasına kurduğu sade cümleleriyle hissettirmek istediği duyguları okuyucuya eksiksiz geçiyor. O kadar ki yer yer "gel Selcan bu dertleri meze yapalım o rakıyı biz içelim. Sen anlat ben seni dinlerim." Demekten kendimi alamadım. Ilk kitapta olduğu gibi öğütler, şükürler, iyikiler var bu kitapta. Kitaptan almamız gereken esas mesajımız olan sarılmanın büyüsüne dair anektodlar kitapta sık sık kendini gösteriyor. "Bi sarılıp uyusak hepsi geçecekti, anlamıyorsun."
Bu Havalarda Dönme Bana
Bu Havalarda Dönme BanaSelcan Aydın · Destek Yayınları · 201550 okunma
Reklam
Destek
*Yeniden birine kendimi anlatacak gücüm yok. Birini yeniden sevecek gücüm de. Birini tanımaya, anlamaya dermanım yok. Yeniden alışacak halim de yok ya. Anlamıyorsun. Şıpsevdi ne anlar ki gerçek aşktan? Sen de haklısın.
*Sen hiç apartman kapısı kapandığında ayak seslerinin kapıya doğru gelmesi için dua ettin mi? Her telefon çaldığında "Umarım bu kez o arıyordur!" Hissiyle koştun mu? ... sen hiç onun okumayacağını bildiğin halde sayfalarca yazı yazdın mı? Sonra gelmiş bana "Seni anlamıyorum!" diyorsun. Anlamazsın tabii. Bak, ben seni gayet iyi anlıyorum. Beni anlayamamanı bile anlıyorum.
Yalnızlığa terk edildik... Kafka Okur Dergi, Selcan Aydın, "SIR", Sayı 6, 2015
Selcan Aydın
"Insan nasıl gidebiliyor, hiç bilmiyorum. Ben hiç gitmedim. Hep bekledim, hep bir yolu vardı benim için düzeltmenin. Metreler öteden bile görülen sahte bahaneler üretemezdim ya da susup hiçbir şey olmamış gibi terk edemezdim kimseyi. Öleceğini bile bile dibine kadar yaşamayı seçmekti benimki. Iyileştirmeye giderdim, sakinleştirmeye giderdim. Ama bırakıp gidemezdim hiç. Huyum değildi. Onunla gittiğim her yerin önünden geçtim tek tek. Bir baktım, bin doldu gözlerim her defasında. Bir sustum, bin isyan duydum hücrelerimde. Bir gittiyse, bin bölündüm saçıldım etrafa. Şimdi nasıl toplarım hepsini tek tek, nasıl tamamlanırım tek başıma hiç bilmiyorum..." . .
Reklam
Acının rengiydi saçınaki beyazlar. Ben en çok acılarını sevdim.
Bak bir varmış, bir yokmuş Adı kömür karası sevda olmuş.
Aşk?
Sana aşık mıyım? Bilmiyorum. Bilmediğim için tanımlayamıyorum. O yüzden aşığım. Aşk bu. Bu aşk.
Sayfa 7 - Destek yayınlarıKitabı okudu
Artık Çok Geç
Yıl deyince gelip geçmiş gibi de, Sene deyince anason kokuyor sanki.
Sayfa 10 - destek yayınlarıKitabı okudu
Acının rengi.
Acının rengiydi saçındaki beyazlar. Ben en çok acılarını sevdim.
Sayfa 12 - destek yayınlarıKitabı okudu
149 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.